Aşırılık yanlılarının eylemlerinden dolayı özeleştiri yapmaya başlayan İslam dünyasının modernlik yanlısı bir projeye ihtiyacı var
Newsweek dergisi son sayısında, Müslüman toplumlarda özeleştirinin arttığı olgusunu gözlemledi. Müslümanlar Müslümanları eleştiriyor. Dini uygulamaları ve kurumları eleştiriyorlar. Umulur ki bu, krizlerin yol açtığı anlık tepkilerden ibaret kalmaktan ziyade gerçekçi bir olgudur. Şöyle ki, İslamcı köktencilikle bağlantılı terör olayları meydana geldiği zaman özeleştiriler çoğalıyor.
Aşırılığın 'iyi yön'lerinden biri, birçok kimseyi uyandırması, modern, muhafazakâr, yoksul veya zengin olsun, bütün Müslüman toplumlarında yangınların yayılması sonrası, kötüleşen şartların cesursa eleştirilmesine yol açması. Bu tür olayların artmasıyla birlikte, aşırılığın ekonomik veya sosyal sorunların değil, düşünce ve kurumların yaşadığı krizin sonucu olduğuna inananların sayısı arttı. Bugün aşırılık fakirliğin değil, modernleşme etrafında süren çatışmada hareket etme acziyetinin sonucudur. Söz konusu çatışma, 'yeni mekanın ve zamanın İslam'ına eğilim gösterenlere karşı, klasik İslam için kaygı duyanlar arasında yaşanıyor. Sadece Müslümanlar değil, herkes birçok değişim dolayasıyla yeni bir dünyada yaşıyor. Bütün bu değişimler, korunma, modernleşmeyi ret ve inkâr hali yarattı. Fakat modernleşme gelecek ve kalacak.
Eleştirmenler, birlikte yaşamak için çözüm ve alternatifler arıyor. Olağanüstü aşırılığın ve devam eden kapalılığın alternatifi modernleşme ve ılımlılıktır. Fakat modern İslam ve ılımlılık projesi hakkında onca konuşmaya rağmen, bu proje henüz ciddi bir biçimde ortaya çıkmış değil. Zira İslam, bütün diğer dinler ve inançlar gibi çözüm oluşturamayacak farklı akımlar içeriyor. Kendi içimizde çelişki yaşadığımız herkesin mâlumu. Aşırılıkçıları, bir yandan İslami idaredeki acziyetlerinden dolayı, diğer yandan da faaliyetlerinden dolayı kınıyor ve İslam'ı siyasi amaçlar için kullandırmakla suçluyoruz. Bu doğru, ancak değişim geliyor ve bizler İslam düşüncesi ve yönetimiyle iştigal edenlerin, eleştiri kürsüsünden alternatifler sunmaya geçmesini zorunlu kılacak sancılar içindeyiz.
İslam dünyası kendisini acziyetten kurtaracak, muhafazakârlıkla modernlik arasında
süren çatışmaları bitirecek kişilere muhtaç. Müslümanların dünyası insan haklarını yapılandıran ılımlı İslam'ın, kadının, yeni sivil ilişkilerin bulunduğu, etrafındaki dünyayla birlikte yaşayabilen modernlik yanlısı bir projeye ihtiyaç duyuyor. Hoşgörülü ve ılımlı İslam'ı gündeme getirmeye cesaret eden az sayıda Müslüman âlim var. Bu âlimler ya aşırılıkçıların yaygarası ortasında gizlendi, ya da iktidarın teşvikleriyle birlikte eriyip gitti.
Siyasi iklimin de gelişmeyi yavaşlattığı şüphesiz. Zira aydınlanma hareketi Türkiye gibi etkili olmayan yerlerle sınırlı kaldı. Aydınlanma, İran gibi büyük bir rejimde gördüğümüz gibi siyasi reddin katılığı nedeniyle yerinde saydı. İran sokaklarındaki büyük halk desteğine rağmen, eski cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'nin ılımlı akımı hızla kaybetti. Acaba bu kanıtlardan sonra ılımlılığın şansı var mı? Kesinlikle var. Uzun zaman alsa da değişim geliyor. Bütün dünya değişiyor ve biz de onla birlikte 'dönüyoruz'.
Kaynak: Radikal