2025 yılı World Press Photo ödülünün sahibi, The New York Times için çalışan Samar Abu Elouf tarafından çekilen bir kare oldu. Fotoğraf, Mart 2024’te Gazze Şehri’nde meydana gelen bir İsrail saldırısı sırasında kolları kopan 9 yaşındaki Mahmoud Ajjour’un portresini içeriyor.
Jüri üyeleri tarafından, “sessiz ama güçlü bir anlatım” olarak tanımlanan bu fotoğraf, sadece bir çocuğun hikayesini değil, uzun yıllar sürecek bir savaşın kalıcı izlerini taşıyan kuşakların acısını da yansıtıyor.
“SENİ NASIL SARILACAĞIM ANNE?”
Fotoğrafı çeken Samar Abu Elouf, Mahmoud’un annesinin anlattığı bir anıyı şöyle aktardı:
“Mahmoud, kollarının olmadığını fark ettiğinde annesine ilk olarak, ‘Sana nasıl sarılacağım?’ diye sordu.”
Ajjour, saldırının ardından Katar’ın başkenti Doha'ya tahliye edildi. Fotoğrafçı Abu Elouf da aynı şekilde 2023 yılı Aralık ayında Gazze'den tahliye edilmişti. Şu anda Doha'da, Gazze'den getirilen yaralıların fotoğraflarını çekmeye devam ediyor.
SAVAŞIN BIRAKTIĞI DERİN YARALAR
İsrail’in Mart 2024’teki saldırısı, Filistinli siviller üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurdu. Son verilere göre, savaşta en az 51.025 Filistinli hayatını kaybetti, yaklaşık 116.432 kişi yaralandı. Gazze’nin büyük bölümü yıkıldı ve yardım girişleri engellendi.
Bu durum, modern tarihin çocuklar açısından en büyük ampütasyon krizlerinden biri olarak kayıtlara geçti. Sağlık ve rehabilitasyon hizmetlerine erişimin kısıtlı olduğu bölgede, çok sayıda çocuğun protez ihtiyacı olduğu bildiriliyor.
JÜRİ: “KOMPOZİSYON GÜCÜYLE KONUŞUYOR”
Dünya Basın Fotoğrafı Vakfı'nın direktörü Joumana El Zein Khoury, kazanan kare için şu açıklamayı yaptı:
“Bu sessiz bir fotoğraf ama çok güçlü konuşuyor. Tek bir çocuğun hikayesini anlatıyor, ancak bu savaşın kuşaklar boyunca sürecek etkilerini de yansıtıyor.”
Jüri, portrenin kompozisyon gücünü, ışık kullanımını ve izleyiciyi çocuğun geleceği hakkında düşünmeye yönlendiren anlatımını öne çıkardı.
GAZZE’DEN DÜNYA KAMUOYUNA MESAJ
Mahmoud Ajjour’un portresi, sadece bir ödül kazanmakla kalmadı, aynı zamanda savaşın çocuklar üzerindeki yıkıcı etkilerini dünya kamuoyuna bir kez daha hatırlattı. Yaralanan, ailesini kaybeden ve hayatları bir daha eskisi gibi olmayacak binlerce çocuktan sadece biri olan Mahmoud’un fotoğrafı, küresel vicdana seslenen bir belge olarak tarihe geçti.