Türkiye - Özbekistan ilişkilerinde yeni dönem

Ankara ve çevresinde yayın yapan Kanal A televizyonundaki bir proğrama Özbekistan'ın Türkiye Büyükelçisi Ülfet Kadirov ve Ticari Ateşe Nadir Haşimov katıldı.

Özbekistan-Türkiye ilişkilerine dair farklı konularda konuşan diplomatlar, kardeş iki ülke arasında yeni bir beyaz sayfa açılması gerektiğinin altını çizerek, Türk işadamlarını ülkelerinde daha çok görmek istediklerini dile getirdiler.

Özbekistan 27 milyon nüfusu, tabii ve tarihi zenginlikleri, Şangay İşbirliği Örgütüne üyeliği ve gelişmekte olan ekonomisi ile Orta Asya'nın merkezi ülkesi. Ayrıca Özbekler, Çarlık ve Komünizm zamanındaki Rus boyunduruğuna rağmen, kendi kimliklerini muhafaza ederek dini inanç, adet, gelenek ve ananelerine sahip çıkabilmiş nadir halklardan biridir.

Kanal A da yayınlanan bu mülakat ile ilgili değerlendirmeler, Özbekistan basınına da yansıdı. Yapılan yorumlar, Özbekistan yönetiminin Türkiye ile tekrar iyi ilişkiler kurma niyetinin Büyükelçi tarafından ilanı olarak anlaşılması gerektiği şeklindeydi.

Ayrıca Türkiye'nin, Özbekistan'ın tek taraflı iyi niyet girişimlerine destek vermesi halinde, ikili ilişkilerde yeni bir dönemin başlatılabileceği ifade ediliyor.

Özbekistan tarafı, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin daha da artırılmasını istiyor. Özbek yöneticiler özellikle de tekstil, tahıl ürünleri ve orta ölçekli sanayi alanında Türk işadamlarını ülkelerinde daha fazla yatırım yapmaya davet ediyor.

Haliyen Özbekistan'da Türk yatırımcılar tarafından kurulmuş 470 ten fazla orta ölçekli iş yeri bulunuyor. Ticari Ateşe Nadir Haşimov'un söylediğine göre İki ülke arasındaki ticaret hacmi 600 milyon dolardan fazla.

Türk işadamlarının Özbekistan'da iş yapmaktan çekinmemeleri gerektiğini söyleyen ateşe, son on yılda bazı nedenlerden dolayı yabancı yatırımcılardan beklenenin gerçekleştirilemediğini, bu sebepten ülkesinin yabancı yatırımcıları daha fazla çekebilmek için kanun değişikliği yapmaya hazırlandığını ifade etti. 

Özbekistan'ın önümüzdeki yıllarda demokratikleşme yönünde ciddi adımlar atması bekleniyor. Ülkede siyasi hayat ve demokrasi, henüz geçiş dönemini yaşıyor, çok partili sistem zayıf ve göstermelik te olsa bulunuyor. Legal 5 siyasi partinin hepsi de Özbekistan parlamentosunda temsil ediliyor. Lideri Muhammed Salih'in ülke dışında yaşadığı Erk Partisi ise illegal kabul ediliyor.

Bu yılın aralık ayında ülkede Devlet Başkanlığı seçimi yapılacak. Kerimov'un normal süresi dolmuş durumda. Daha önce anayasanın konu ile ilgili kanun maddesinde değişiklik yapılarak Kerimov bir dönem daha seçilmişti.

Kerimov'un Devlet Başkanı olarak beş yıllık iki döneminin bitiminden sonra yapılan bir referandumla Devlet Başkanlığı görev süresi 7 yıla çıkartılmış, "Sürenin bittiği yılın aralık ayında Devlet Başkanlığı seçimleri yapılacaktır." ibaresi ile normal süreye ortalama bir daha eklenmişti.

22 Ocak 2007 Kerimov'un normal 7 yıllık süresinin bittiği tarihti. Çünkü 22 Ocak 2000 tarihinde Kerimov, 250 milletvekilli Ali Mecliste Kuranı Kerim ve ülke anayasasına el basarak "Özbekistan halkına sadakatle hizmet edeceği, anayasa ve kanunlara bağlı kalacağına" dair yemin ederek görevine başlamıştı.

 

Özbekistan anayasanın 90. maddesine göre halen Devlet Başkanlığı süresi yedi yıldır. 117. maddeye göre ise cumhurbaşkanlığı seçimi, sürenin bittiği yılın 20 aralığından sonraki ilk pazar günü yapılır.

Kerimov Ali Mecliste Özbekistan'ın bağımsızlığın 16. yılı kutlamalarında yaptığı konuşmada 2001-2007 arasındaki yılların ülkenin aktif demokrasi ve modernizasyona geçiş yılları olduğunu ve seçimlerin anayasada belirtildiği şekilde yapılacağını söyledi. Öyleyse, önümüzdeki aralık ayında ülkede Devlet Başkanlığı seçimi fiilen yapılacak. Kerimov'un tekrar aday olmaya hazılanıyor.

 

Türkiye-Özbekistan ilişkileri, Erk Patisi lideri Muhammed Salih'in Türkiye'ye sığınması ile duraklamış, Mayıs 2005 Andican olaylarının ardından, Türkiye'nin  Andican olayları ile ilgili BM'deki aleyhte tutumu ile daha da çıkmaza girmişti.

2005 Andican olayları ile ilgili BM de yapılan görüşmelerde 118 ülke Özbekistan yönetimi lehinde oy kullanırken, Türkiye Özbekistan yönetimi aleyhinde oy kullanmıştı. Özbek yetkililer, Türkiye'nin bu oylamada kendilerinden yana tutum sergilemesini istiyorlardı.

18 – 20 Eylül 2006 tarihleri arasında Antalya'da gerçekleştirilen Türk Devlet ve Toplulukları Dostluk Kardeşlik ve İşbirliği 10. Kurultayına Özbekistan Türkiye'nin BM'deki bu tutumundan dolayı katılmadığını bildirmişti. Bu Kurultaylar 1993 yılından bu yana geleneksel olarak icra ediliyor.

Sonuç

Türkiye'de Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı seçilmesi sonrası ve Özbekistan'da 2007 Aralığında yapılacak olan Devlet başkanlığı seçimleri öncesindeki, Özbekistan tarafının bu tek taraflı girişimini iyi okumak ve siyasi ilişkilerin neredeyse olmadığı bu önemli Orta Asya ülkesini ihmal etmemek gerekir.

Orta Asya ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri ile ikili ilişkilerde tatlı sert reel politikten uzak, büyük abi tarzı yaklaşımların zararının, faydasından daha çok olduğu son on yılda pekâla görülmüştür.