Türkiye madeni avro'dan silinince...

 
Türkiye, avro bölgesinin maliye bakanlarının kararıyla madeni avroların bir yüzündeki haritalardan silinirken, Beyaz Rusya gibi otoriter bir devlet bile haritada yerini korudu. Görünüşe göre 12 maliye bakanı birliğin gelecekteki genişlemelerini 'öngörüyor'...

Türkiye'nin AB'ye üye olmasını istemeyen çok sayıdaki kişinin dileği, Slovenya, Malta ve Kıbrıs'ta kullanılan madeni avrolarla somutlaştı. Zira avro bölgesi ülkelerinin (Eurogroup) kararı üzerine Türkiye, avronun ortak sembollerden oluşan yüzünden silindi.

Eurogroup, Haziran 2005'teki AB Ekonomi ve Maliye Bakanları Konseyi'nde Avrupa Komisyonu'nun sunduğu projelere dayanarak, 2 ve 1 avroluk madeni paralarla 50, 20 ve 10 sentlik madeni paraların ön yüzündeki Avrupa haritasını gelecekte tüm üyelerin yer alacağı şekilde değiştirme kararı aldı. Ortak yüzü iptal edilen paraların basımına en geç 2008 sonunda son verilmesine de karar verildi. Dolayısıyla avro bölgesine yeni katılan Slovenya, Malta ve Kıbrıs, avroyu belirlenen yeni ortak yüzüyle kullanmaya başladı.
Sağduyu, 2002'den beri kâğıt avrolarda zaten var olan Avrupa haritasından esinlenmeyi gerektirirdi. Bu haritada Avrupa'nın yanı sıra kıtayı çevreleyen bölgelerle Kuzey Afrika yer alıyordu. Ancak kâğıt paraların grafik tasarımı Avrupa Merkez Bankası'na, madeni paralarınki Eurogroup'a aitti. Ve madeni avroların ortak yüzündeki Avrupa haritasında bir eksiklik vardı. Türkiye, garip bir biçimde haritadan kaybolmuştu. Kimileri buna teknik zorunlulukların yol açtığını söyleyecektir. Biz bundan emin olmak istedik.
Avrupa Parlamentosu'nun komisyon üzerinde denetim yetkisi var ve vekiller, Komisyon'a soru yöneltebilir. Nitekim bu projede tercih edilen ülkelere, prosedürdeki aktörler konusunda belirlenen kriterler hakkında bilgi edinebilmek için en az beş soru yöneltmemiz gerekti. Daha fazla şeffaflık elde etmeyi amaçlayan uzun soluklu bir çalışmaydı. Sonsuz eksiklikler ve gecikmeler, Konsey'le Komisyon'un çelişen cevaplarının ötesinde, gördüğümüz kadarıyla avro bölgesi ülkelerinin maliye bakanları için, Türkiye gibi demokratik ve üyelik müzakereleri başlatılmış bir ülkenin yerine, AB'ye üye olmayan veya henüz olmamış Norveç, Sırbistan ve Moldova'nın veya Rusya Federasyonu gibi otoriter bir devletin, hatta Beyaz Rusya gibi açıkça diktatör bir devletin yer alması rahatsız edici değildi. Komisyona göre madeni avronun yeni ortak yüzü, Avrupa kıtasının gelecek genişlemeleri kapsayacak bir resmi olmalıydı. Konseye göreyse harita, AB'den çok kıtayı temsil ediyordu, her ne kadar gelecekte tüm yeni üyelerin de yer almasına dikkat etmesi gerekse de. Hepsi saçma mantık oyunları. Aylar süren ısrarlarımızın sonucunda nihayet Komisyon'un ilk harita çalışmalarını elde edebildik. Bu çalışmalardaki haritada Türkiye de yer alıyordu. Bu demek oluyordu ki Eurogroup, oybirliğiyle ve gizlilik içinde Türkiye'yi madeni avronun ortak yüzünden silivermişti. Eurogroup'a göre Türkiye, AB'ye girmemeliydi. Ne kadar ilginç. 12 maliye bakanı gelecekteki gelişmeleri tahmin ediyor ve birlik adına genişlemeleri yönetiyor!

Türkiye'ye karşı ikili bir tutum var
Neyse ki Eurogroup, Avrupa bürokrasisinin desteğine güvenebilir. Vatandaş, Avrupa kurumlarını denetlemek için bilgi edinme hakkına sahip. Komisyon'un ilk çalışmalarını elde etmek için biz bu olanaktan da faydalanmayı denedik. İlk haritaya ilişkin projeler elimize geçti, ama Türkiye'nin yer almadığı haritanın son hali, bize ilk projeymiş gibi gösterildi. Bu kadar şeffaflık içerisinde ne kadar da çok açık varmış meğer. Bunları anlatıp geçebilirdik. Ancak buradan Avrupa karar politikalarının ne kadar kapalı yürütüldüğü, Türkiye'ye dair ikili bir tutumun varlığı ve Avrupa'nın artık bir vatan olarak algılanmayıp Avrupa vatanları düşüncesine bir dönüş olduğu ortaya çıkıyor. Bu nedenle tüm Eurogroup bakanlarından, Türkiye'nin madeni avroların ortak yüzünde yeniden yer almasını talep ettik. Talebimiz gerçekleşirse hatalı paralar, koleksiyoncuların mutluluğuna mutluluk katıp değiştirilecektir.

Kaynak: Radikal