Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Madrid'te "Velev ki..." diye başlayan cümleyle yaptığı 'türban/başörtüsü' çıkışını muhalefet partileri beğenmedi. Aralarında konuya yaklaşım farkı bulunsa da gerçek değişmiyor: Çıkışı CHP lideri de beğenmedi, MHP lideri de... Özellikle CHP sözcüleri günler ve gecelerdir konuya dönük öfke dolu eleştirilerini televizyon ekranlarından dillendiriyorlar.
İyi de, CHP muhalefeti bu konuda bir şeyler yapılması gerektiğini hiç mi düşünmüyor? MHP Başbakan Erdoğan'ın çıkışına bir karşı-hamleyle cevap verdi; CHP'nin cevabı ne?
Bakınız, bir gazetemiz, "Haydi kızlar okula!" diye yararlı bir kampanya açtı. Ülkenin dört bir köşesinde anne-babaları tarafından çeşitli gerekçelerle okula gönderilmeyen kızları bulup okullaştırıyor bu kampanya. Böylece kadınlarımızın çok küçük yaşlarda eğitim almaktan engellenmesi yanlışlığının önüne geçilmiş oluyor.
Acaba başında örtü bulunduğu için liseden sonra eğitim alması engellenen genç kızların durumu da bir sorun değil midir bu ülkede? Liseyi bitiriyor gençkız, sınava girip üniversitede okuma hakkı da kazanıyor, fakat başında örtü olduğu için yerleşke kapısından geçemiyor... Okusaydı sonucun ne olacağını, ülkeye ne tür başarılar kazandıracağını bilemiyoruz bu kızların; ancak okuyamadıkları için mutsuz ve umutsuz olduklarını, kendilerini mağdur hissettiklerini biliyoruz.Herhalde bu kadarını CHP lideri ve sözcüleri de biliyor, bilmeseler bile tahmin ediyorlardır. Peki de, bu sorunu çözmek için neden herhangi bir girişimde bulunmuyorlar?
Beklediğim girişim, ille 'başörtüsüne özgürlük' tarzı bir yaklaşım olmak zorunda değil. CHP'den böyle bir yaklaşımı bekleyecek kadar saf değilim. Kendisine yakışan tavır neyse bu sorunla ilgili olarak, CHP konuyu o tarzda niçin gündemine almaz, Deniz Baykal partisine yakışan tavrı niye seslendirmez?
Başı örtülü olduğu halde üniversitelerde okumak isteyen kızların temsilcilerini davet edebilir CHP sözgelimi; Deniz Baykal konuklarını dinledikten sonra kendilerine hak verebilir de, hak vermeyebilir de... Türban/başörtüsü takan kızların bunu 'siyasal simge' olarak mı yaptıklarını öğrenmek için üçüncü el tanıklıklara ihtiyacı olmamalı muhalefet partilerinin...
Diyelim, başörtülü gençkızları dinlediler ve ikna olmadılar, bu durumda da yapacakları bir şeyler olmalı değil mi? Karşılarındaki insanlar üniversite çağına gelmiş, yani ergen kişiler; CHP'liler onları kendi tavırlarına çekmek için ikna faaliyetine girişebilirler. Başörtülü kızlar için de "Haydi kızlar okula" türü bir kampanyayı CHP başlatabilir sözgelimi...
CHP'liler, siyaseten gereğini yerine getirmek, yıllardır ülkeyi meşgul eden bir sorunla ilgili makul bir politika belirlemek yerine, ne zaman bu konu açılsa öfkeli yüz ifadeleriyle iktidara lâf yetiştirmekle yetiniyorlar. Biliyoruz, anlıyoruz, muhalefet dediğinin sesi yüksek çıkmalı, muhalefet liderinin öfkesi boynundaki damarların kabarmasından belli olmalı; ancak yine de 'sorun' çözme yolunda bir girişim, ya da girişimde bulunma gösterisi de yakışır muhalefete.
Neden ana-muhalefet 'türban/başörtüsü' konusunda kendisi hiçbir girişimde bulunmaz, bulunurmuş gibi bile görünmeyi göze almaz? İktidara gelenlerin elini kolunu bağlayan 'ilkeler' olduğunu, aslında devletin politikacılar tarafından değil 'kırmızı kitapçık' ile yönetildiğini çok duyduk da, muhalefetin ağzının kilitli olmasını gerektiren bir uygulamadan haberdar değiliz.
Muhalefet, iktidarın her yaptığına, her söylediğine karşı çıkmak değildir, ana-muhalefet partisinden muhalifliğe yakışır politik açılımlar, sorunlarla ilgili girişimler de bekliyoruz.
Kaynak: Yeni Şafak