ABD Başkanı Barack Obama'ya teşekkür borçluyuz. Tabii sadece kulağımıza hoş gelen şeyler söylediği için değil, bizlere Kahire'yi yıkanmış ve süslenmiş vaziyette görme imkânı verdiği için de... Bizlerin beğenisininse hesaba katılmadığı doğru. Zira Kahire oturanlar için değil ziyaretçiler için süslendi. Fakat bu durum gözlerimizi kamaştıran ve göğsümüzü kabartan kente ve soylu binalarına bakışlar atmamızı engelleyemez...
Fakat kenti süsleyenler gözlerimizin kamaştığı anlarda bizleri çekemediler, Kahire'ye bağlanmamızdan veya yas tutmamızdan endişe duydular. Misafirin ve arkadaşlarının gitmesinin hemen ardından süslemelerin izlerini bile ortadan kaldırdılar. Ana caddeledeki saksılar kaldırıldı, sokakların süpürülmesine ve suyla temizlenmesine son verildi. Kazı çalışmalarının eski haline dönüp dönmediğiniyse bilmiyorum. Bunun dışında trafik eski haline döndü ve polisler aniden kayboldu. Sanki yer yarıldı ve onları yuttu.
İstanbul 180 derece değişti
Soylu binalarımızı temizleme ve sokaklarımızı süsleme imkânınız varsa niçin bunu bize çok görüyorsunuz? Niçin bunlar sadece önde gelen isimler veya yabancı ziyaretçiler için yapılıyor? İstanbul 15 yıl önce Kahire'nin sefaleti içindeydi. Kenti ziyaret edenler hava kirliliği, binalarının kasveti ve caddelerinin durumu sebebiyle dehşete düşüyordu. Otobüslerinin görüntüsünü, elektriğin çok kesilmesini ve su sorununu garipsiyorlardı. Fakat yıllar içinde bütün bunlar tamamen değişti. Kent Avrupa kentleri arasında ilk sıralarda yer aldı. Gökten ne bir mucize indi, ne de bir devrim yaşandı. O dönem belediye başkanı seçilen Tayyip Erdoğan kendisini kanıtla-makta kararlıydı ve altın bir dönem geçirdi.
Şimdi kentin görüntüsü 180 derece değişti, temizliği, eski ve yeni binalarının güzelliği, yeşil alanları örnek oldu. İstanbul'un büyümesi ve birçok belediyeye ayrılması sonrası belediye başkanları arasındaki rekabet ateşi semtlere hizmetle sonuçlandı. Hizmetle yükselmek demokrasinin İstanbul halkına sunduğu en büyük hediye...
Bizdeki valilerin hepsi atama yoluyla makamlarını işgal ediyor. Bu nedenle sadece kendilerini atayanlara sadıklar. Toplum hiçbir şeye sahip değil, onlara hesap soramıyor. İçlerinden biri iyi bir şey yapacak olursa bunu ancak gönüllü olarak yapıyor. Dolayısıyla kural, valilerin insanların rızasını almaktan daha çok iktidarın adamlarını hoşnut etmekle iştigal etmesi oldu.
Yıllar önce Kahire'ye yakın Helvan kentine gitmiştim. Yolun sadece gidiş şeridinin döşendiğini, dönüş şeridinin ihmal edildiğini gördüm. Sebebini sorduğumda, devlet başkanının Helvan'a araçla gittiğini ve yolun kendisi için hazırlandığını ancak uçakla döndüğünü ve kimsenin dönüşü hazırlamadığı açıklaması yapılmıştı. Bu olay demokrasi sorununu çözmeden kentin temizlik sorunu-nun çözülmeyeceğine ikna etti beni. Yani daha uzun süre bekleyeceğiz. Sadece torunlarımızın gözleri Kahire'nin güzelliği ve büyüsüyle kamaşabilir. Tabii bir de Obama bizleri bir kez daha ziyaret eder ve kentte bir süre kalırsa... (Katar gazetesi Şark, 8 Haziran 2009)
Kaynak: Radikal