Solun derbisi


CHP'nin 32. olağan kurultayı bugün toplanıyor. Ecevit'in 1972'de İsmet Paşa'yı devirdiği, 1990'ların başında Erdal İnönü karşısında Baykal'ın liderlik mücadelesi verdiği eski CHP-SHP kurultaylarının havası artık yok. Pazar günkü Galatasaray-Fenerbahçe "derbisi" bile daha fazla ilgi uyandırıyor.
Ankara'ya asılan afişlerde, Baykal hükümete "Çekil aradan... Din de bizim devlet de bizim millet de bizim!" diye sesleniyor. CHP'nin sloganı 1930'ların "tek parti" retoriğini çağrıştırıyor. Baykal'ın CHP'de "tek şef" olduğu doğru ancak öteki tanımlamalar gerçeği yansıtmıyor.
Temmuz 2007 seçimlerinin üzerinden dokuz ay geçti ve CHP oyları AKP'nin yarısı kadar bile değil ve 36 ilde milletvekili yok. Doğu'da, Güneydoğu'da, Orta Anadolu'da,  Kadıköy, Bakırköy gibi birkaç merkez dışında olmak üzere İstanbul'da ağırlığı kalmadı CHP'nin.
 AKP karşısında ağır bir yenilgiye uğrayan, halkı temsil niteliğini kaybetmiş il delegeleri Ankara'ya "Parti de benim" diyen Deniz Baykal'ı yeniden başkan seçmeye geliyorlar.
Onlar Baykal'ı seçecekler, lider onlara nasıl bir Parti Meclisi istediğini işaret edecek. Muhtemelen Önder Sav ile yola devam edecekler. CHP bu haliyle tam bir BAAS görüntüsü veriyor.
78 İl Başkanı Baykal'a destek bildirisi yayımlamışlar.
Öteki genel başkan adaylarının, yüzde 20 imza barajını aşıp 253 delegenin desteğiyle aday olmaları hayli güç.
Samsun milletvekili, eski Meclis Grup Başkanvekili Haluk Koç bu sayıya ulaşmaya en yakın isim. Umut Oran, daha erken davransa onun şansı da yüksek olabilirdi.
Kulislerde Koç ve Oran'ı tek listede buluşturma çabaları sürüyor. Muhalefetin dayanışma içine girmesi önemli ancak sonucu değiştirmeye yetmeyecektir.
Umut Oran yine de iyimser konuşuyor:
"Son sözü delegemiz söyleyecek. Ben Mustafa Kemal'in delegelerine, onların sağduyusuna güveniyorum.
Ömür boyu muhalefette kalarak laikliği, cumhuriyeti koruyamadıklarının, demokrasiyi savunamadıklarının, sosyal adaleti gerçekleştiremediklerinin, iş ve aş yaratamadıklarının bilincinde olduklarını düşünüyorum."
CHP politbürosunun 1995'ten bu yana dört genel seçim kaybedip parti içi iktidarını koruyor olması müthiş bir olay. Küba'da Castro bile çekildi! Baykal-Sav ikilisi, 1973'ten beri işbaşındalar.
Sosyal demokratların kurultay serüveni bitmez!
2009'daki yerel seçimlerin ardından "olağanüstü" kurultay sesleri yükselecektir.
Sayın Baykal'ın CHP'ye "seçim kazandıracak" bir planı var mı? Dinleyeceğiz.

Kaynak: Milliyet