Partilerin oy oranları bazı araştırmacılar tarafından seçmenin aklını çelmek için en güzel araç.
Seçmen oy vermeyi düşündüğü partinin barajın altında kalıp kalmadığını merak ettiği için; Genç Parti, Demokrat Parti, Milliyetçi Hareket Partisi gibi baraja takılma riskleri olan partilerin hepsinin barajı kesinlikle aşacak bir oy oranına sahip oldukları izlenimi yaratılmak isteniyor.
Meclise beş partinin gireceği AKP’nin oyunun %40’ın üzerinde gerçekleşeceği, CHP’nin %20 civarında, DP, GP ve MHP’nin %10 barajını aşarak rahatça meclise gidebileceği senaryosunu dillendirenler ne yapmak istiyor?
1- AKP’nin oylarını şişirerek AKP’ye muhalif olanların duyarlılığını arttırmak ve seçmeni mutlaka desteklediği partiye oy kullanması yönünde harekete geçirebilmek.
2- Genç Parti –Demokrat Parti -MHP’ye sempatisi olan ancak bu partilerin barajın altında kalacakları endişesini taşıdıkları için oylarını bu partilere vermekte tereddüt içinde olanların kaygılarını yok etmek.
Seçmene; ‘Oyunu bu partilere atabilirsin.’ Çünkü ‘Bu partiler zaten barajı çoktan aştılar.’ izlenimini vererek şüpheleri ortadan kaldırmak.
3- Tüm bu siyasi manipülasyonların en önemli amacı elbette ki barajı aşan partilerin sayısını arttırarak.
AKP’nin meclisteki sandalye sayısını mümkün olduğunca azaltarak, her ne yöntemle olursa olsun bütünden az da olsa bir parça kopartıp, bir daha kesinlikle iki partili bir meclis oluşması ihtimalini önlemek.
Ülkemiz gibi sağ ile solun uzlaşma kültürü barındırmadığı bir ülkede devlet idaresinde koalisyonları yeniden egemen hale getirerek geçmişteki çekişme ve kaos ortamını yeniden tetiklemek gayretleri seçime kadar süreceğe benziyor.
Yönetimde istikrar sağlandığı her dönemde ülkenin kalkınma ve irtifa kazanma hamlesine sekte uğratma gayretinden geri durmayanlar, kendi egemenlikleri ve iktidarlarının devamı adına her türlü entrikayı çevirmekten geri durmamaktadırlar.
Umarız ki sağduyu sahibi Aziz Milletimiz bu taktikleri ve oyunları görecek; halkın iradesine saygı duyan, demokrasiyi içine sindirmiş, yönetimde istikrarı ve halkın her kesimine hizmette adaleti ve eşitliği gözeten, AB standartlarındaki ekonomik ve siyasi kriterleri hayata geçirme gayretinde olan bir anlayışı iş başına getirmeyi başaracaktır.