Doğu’da ve Batı’da bazıları, Türkiye’de yaşanan değişimin bütün siyasi, ekonomik ve toplumsal alanlara uzandığından dem vuruyor. Ancak yaşananlar değişimden ibaret değil: Tam anlamıyla bir devrim söz konusu. Anayasal reformlarla ilgili son referandum bu devrimin önemli süreçlerinden birini taçlandırdı.
Türk halkının değişim mayasını kabullendiği açık. Türkler hükümetlerini ve AKP’yi takdir ediyor. Bu hükü-met, Türkiye’nin kalkın- ma, saygınlık ve gerçek demokrasi çizgisine konulması konusundaki kararlılığa liderlik ediyor.
Bir toplumda askerin nüfuzu kök saldığında, halkın büyük çoğunluğunun endişesine ve çıkarlarına temas edecek bir demokratikleşme sağlamak amacıyla bu nüfuza son vermek de zorlaşır. Benzer Arap modelleri, askeri üniformadan sivil kıyafete sözde değil özde geçme başarısızlığının açık örnekleri. Fakat Türkiye genç ve cesur partisiyle bir deneyime girdi ve ülkesini seven herkesin hayranlığını kazanacak şekilde reform merdivenini basamak basamak çıktı. Bu referandum 2011 seçimlerine hazırlık bağlamında AKP açısından başarılı bir deneyim oldu. Değişim devrimini büyük ölçüde kendi eliyle başlatan AKP, demokratik sürecin güçlendirilmesini, ilave süreçlerle genişletilmesini ve halk iradesi için zeminin sağlamlaştırılmasını hedefleyen bu reformu destekleme yolunda etkin hamle yapan tek parti.
Referandum, Türkiye’deki karakteristik değişimin tek kanıtı değil, iktidar partisinin birçok alandaki başarılarının sonucu oldu. Bütün bu başarılar geçmişte dokunulmaz olan konulara bile dokundu. Türkiye Ermenileri 95 yıldan sonra ilk defa Türkiye’de ayin yaparken, kendilerini demokrasinin ekolü olarak gören ülkeler dini sembolleri ve ibadet mekânlarının inşaatını yasaklıyordu. Bu ülkelerde, demokrasi ve hoşgörünün bazı teorisyenleri bile dinlere hakaret edenlere saygı gösteriyor.
Görünen o ki, en belirgin özellikleri Türkiye’nin Arap sorunlarına yaklaşmak, İsrail’e karşı ahlaki direniş sancağını taşımak ve Avrupalılara AB üyeliği için çalışmanın dilencilik olmadığını bildirmek olan siyasi değişim süreci, geçici bir durum değil. (Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi Haliç, 22 Eylül 2010)
Kaynak: Radikal