PKK hikayesi: Bir varmış bir yokmuş

Bir süredir suni yollarla şişirildi ve etrafında bir efsane oluşturulmaya çalışılan PKK balonunu konuşuyoruz. Bu aslında devletleştirilmeye çalışılan PKK’nın ihtiyaç duyduğu efsaneyi üretmeyi amaçlıyordu. Şoven bir söylem, fabrike edilmiş kahramanlık hikâyeleri, şekere batırılmış suçlarıyla PKK’nın profesyonel bir şekilde pazarlandığına şahit olduk. Hava imkânları, özel kuvvetleri ve gelişmiş silahlarıyla DEAŞ’ın saha hâkimiyetini kıran ABD’nin başını çektiği dış güçler, tüm payeyi PKK’ya verme yarışına girdi. Kahramanlık hikâyesi olmadan bir devlet kurulamazdı; “DEAŞ’la mücadele efsanesi” tam da bu ihtiyacı karşıladı.

Bu hikâyenin girişiydi. Ağdalı sözlerle başlayan, dünyanın en ilkel, en bağnaz ve en eli kanlı terör örgütlerinden birisinden devlet kurucu aktör çıkarma uğraşı içerisindeki giriş bölümüydü. Dezenformasyonun derecesi o kadar yüksekti ki bu bölümde, PKK’lıların gerçekle ilişkisi tamamen koptu. Sanrılarla örülü dünyaları, şoven rüyalarla doldu.

Hikâyenin gelişme bölümünde ise Türkiye “gerçeğe çağrı” yaptı.

Yazının tamamını okumak için TIKLAYINIZ