Ahmet Davudoğlu Ortadoğu’da ve dünyada efsane oldu ve kimileri kendisine ‘Türk Kissinger’ı’ yakıştırması yaptı. Ahmet Davudoğlu hem teorik yanıyla hem de pratik yanıyla göz doldurdu ve tanındı. Karaltısı ekranları, kitabı ise rafları kapladı ve doldurdu. Başbakan Erdoğan’ın başdanışmanı iken daha ziyade teorik yanıyla öne çıktı ve akademik planda piştikten sonra danışmanlık alanında da pişti ve ardından hariciyenin başına geçti. Parlak bir kariyeri oldu. Burada teori ile pratiği bağdaştırma fırsatı bulduğu gibi zaman zaman ortaya çıkan açıklardan dolayı da paylandı ve sorgulandı. Bunun en bariz örneklerinden birisi sıfır sorun yaklaşımı veya politikası olmuştur. Sıfır sorun yaklaşımı başta sorunsuz gitmiştir. Arap Baharı ile birlikte Türkiye bölgede yeni bir zemin yakaladığı gibi yeni meydan okumalar ve risklerle de karşı karşıya kalmıştır. Arap Baharı yeni bölgesel odakları harekete geçirdiği gibi, yeni veya muhtemel rakipleri de ortaya çıkarmıştır. Türkiye model ülke iken yeni çıkan odaklarla birlikte yıldızı zaman zaman sönmüş ve zaman zaman da artarak devam etmiştir. Arap Baharıyla birlikte dikkatler biraz dağılmış ve Türkiye’nin modelliği noktasında bazı tereddütler oluşmuştur. Yine de Türkiye bölgesinde parlayan bir yıldızı temsil ediyor. Bununla birlikte artık bölgedeki modeller çeşitleniyor. Şüphesiz bu daha yararlı olacaktır. Ahmet Davudoğlu'nu tanınmadan önce onun adaşı merhum Ahmet Davudoğlu Hoca Türkiye çapında tanınıyordu ve bu yüzden strateji uzmanı Ahmet Davudoğlu tanınmaya başladığı yıllarda diğeriyle karıştırılıyordu. Lakin zamanla Stratejik Derinlik yazarının şöhreti ve ünü selefini aştı ve afaka taştı. Şimdi neredeyse ötekini bilen kalmadı.
*
Bugün Arap Baharıyla birlikte Ahmet Davudoğlu’nun şöhretine yeni rakipler geliyor. Bunlardan birisi olan Fas’ın yeni Dışişleri Bakanı Sadettin Osmani, Berberi kökenli bir akademisyen. Asıl alanı psikiyatri ve asıl meşgale alanlarından birisini ise İslam düşüncesi oluşturuyor. 2004 yılından beri Fas Adalet ve Kalkınma Partisinin genel sekreterliğini yapıyordu. Abdulaziz Benkiran’la halef selef olduktan sonra Fas AKP’sinin oluşturmuş olduğu hükümette dışişleri bakanlığına getirildi. Derinlikli teorisyen kişiliğinden dolayı Fas’ın Ahmet Davudoğlusu olarak nitelendirilmektedir. Sadece psikiyatrist değil aynı zamanda İslami ilimlerde de icazet almış bir şahsiyet ve uzmandır. Teorik alanla ilgili kitapları bulunmaktadır. İbni Teymiye’de Siyasi Katılım gibi kitaplarının yanında temel eserlerinden birisi Siyaset ve Din Anlayışı ( Fi fıkhı’d dini ve’s siyase) kitabıdır. Karmaşık ve gri alanların yaygınlaştığı bir dünyada İslami çözümler konusunda kafa yoran akademisyenlerden birisidir. Bu açıdan Sadettin Osmani belki de temsil ettiği hükümetle birlikte yeni bir açılım getirecek. En azından Türkiye AKP’sinin ne kadar model olup olmadığını ya da Fas AKP’sinin farkını göreceğiz. Ahmet Davudoğlu, Sadettin Osmani’ye model olarak gösterilse de esasında Fas AKP’si Türkiye’deki AKP’den önce kurulmuş ve amblemi de fenerle temsil edilmiştir. Yani bir kıdemlilik aranacaksa Fas AKP’si daha kıdemlidir.
*
Ahmet Davudoğlu gibi Sadettin Osmani’nin de Fas hariciyesine yeni bir ufuk getireceği ve pencere açacağı düşünülüyor. Böylece bölgede yeni model hariciyecilerin güneşi doğuyor. Osmani, kökenleri itibarıyla tarihi bir aileye dayanıyor. Ailesinin bin yıllık bir geçmişi var. İslami hareketin teşkilinde ve siyasi hayata atılmasında da belirleyici isimlerden birisi olmuştur. 1992 yılında arkadaşlarıyla birlikte Milli Yenilik Partisini kurmuş lakin bu parti Türkiye’de merhum Erbakan Hoca’nın kurduğu partilerin akıbetine uğrayarak kapatılmıştır. Daha sonra Abdulkerim Hatip’in lideri olduğu Demokratik Anayasal Halk Hareketine intisap etmiş ve bu parti daha sonra AKP halini almıştır. Osmani’nin iki hassasiyeti bulunuyor (http://www.al-aman.com/subpage.asp?cid=14818 ). Bunlardan birisi istibdat ve despot rejimler. Bunlardan nefret ediyor. İkincisi de, İsrail! İsrail’i ağzına bile almak istemiyor. Lakin onun dışında İslam siyaset ilişkileri bağlamında liberal biri olarak tanımlanıyor. Türkiye’den sonra önümüzde yeni bir deneyim var. Bu deneyim Fas AKP’si. Farkı ve benzerlikleri birlikte göreceğiz…