" Bir şeyin üzerinde özellikle duracağım. İnşallah yani seçim sonrası olağanüstü hâli biz şöyle masaya bir yatırıp, yani olağanüstü hal ile ilgili gözden geçirip onu kaldırma gibi bir durum söz konusu olabilir. Onun çalışmasını da yapmış olacağız" dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan…
15 Temmuz 2016'daki hain işgal girişimin ardından 20 Temmuz 2016'da alınmıştı olağanüstü hal kararı, son olarak 18 Nisan'da üç ay süreyle daha uzatılmıştı. Cumhurbaşkanının bu ifadeleri terörle mücadeledeki başarının ifadesi aynı zamanda. Ama asıl önemlisi yeni sistemin "olağan şartlar"da serpilip fiiliyata geçmesi konusu… Daha evvelki anayasalarımız hep bir darbe sonucu yapılmış anayasalardı, ilk kez darbe şartları altında değiliz.
Cumhurbaşkanımızın olağanüstü hal ile ilgili yorumunun ilk sinyallerini Numan Kurtulmuş vermişti. 6 Haziran günü medya yöneticileri ve gazetecilere verdiği iftarda "15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından OHAL kararını, Hükümet Sözcüsü olarak ben duyurmuştum. Hiçbir hükümet OHAL’den memnun olmaz OHAL inşallah uzun sürmez demiştim… Ancak bugün dahi tehdit tümüyle bitmiş değil. FETÖ ile diğer terör örgütleri ve çetelerle nasıl mücadele edebilirdik…" dedikten sonra "OHAL’in uzun süreceğini zannetmiyorum, yeni sistemde daha güçlü mekanizmalar olacak’’ demişti...
Hayırlısıyla olağanüstü şartlardan olağan şartlara geçelim. En kısa zamanda.
***
Partilerin seçim vizyonlarında toplumsal gelecek tasarımlarını okuruz. Hayatı okumaya benzer bu. Seçim meydanlarında son düzlüğe yaklaşıldıkça laf kalabalıkları giderek sadeleşiyor, yarınlara dair vaatler de giderek somutlaşıyor. Özellikle son haftaya saklanmış altın vuruşlarda, cümleler kısalıyor, mesajlar kesinleşiyor.
Yazının tamamını okumak için TIKLAYIN