Mitingler: Erzurum kötü – İzmir cici !?

Medya, Tandoğan'a ilgisiz kalmanın utancı ile Cumhuriyet mitingleri üzerine adeta abanıyor. Halk meydanlara toplanırken, stüdyolarda da bir yığın titr sahibi insan, mitinglerin sosyolojisini yapıyor.

Ekran karşısında ayılana gazoz, bayılana limon duyguları yaşıyorsunuz.

Hele bir Erzurum – İzmir kıyaslaması yok mu?

Allahım aklımızı koru!

Bakın şu hale:

Tandoğan'la başlayıp, Çağlayan'dan İzmir'e ulaşan mitingler, bir kamp oluşturmadı!

Erzurum'da miting yapılınca millet kamplaşıverdi.

Tandoğan'da da bayrak vardı, Erzurum'da da...

Hatta Erzurum'daki bayrak seli, Tandoğan – İzmir hattındaki “Bayrak bölücülüğü”nü bir nebze olsun arka plana itti, “Bayrak hepimizin bayrağı” söylemini getirdi.

Ama o cenahtaki öfke bitmiyor.

Miting her şey!

Ah bir sandık olmasa...

Bakın bir sosyal bilimci benim kaç zamandır miting – sandık ekseninde yaptığım hesabı nasıl yapmış:

Soru :

Türkiye'nin birçok şehrinde meydanları dolduran AKP karşıtı milyonlarca insanın tepkisi sandığa nasıl yansıyacak?

Cevap:

Bu ülkede 40 küsur milyon seçmen var. Meydanlarda ise iki milyon kişi toplanıyor. Seçmenin yüzde 5'i bu. Yüzde 5 hiçbir şey ifade etmiyor. Yüzde 10'luk barajı bile geçmiyor. Bu seçmen muhtemelen AKP'ye oy vermeyecek ama bunların oyunun tamamı da tek bir partiye gitmeyecek. Çağlayan'daki mitinge gittim. Orada MHP'liler, ÖDP'liler de vardı.” (Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu, Neşe Düzel ile mülakat – Radikal)

Hesap bu.

Bir meydan bir de medya olsa iş tamam da, demokrasi dediğiniz şey, sandıkla oluyor.

Sandık da bir süreden beri açık oy gizli sayım şeklinde değil.

Üstelik tek parti zamanı da geçti.

Üstelik çarıklıların çocukları okudu, adam oldu.

Bir grup orada miting yapar, öteki grup ötede...

Meydanlar bol.

Herkes birbirinin sesine tahammül edecek.

Kimse kimseyi mitingle korkutmayacak.

Sizin miting toplumsal tepki şeklinde okunurken, ötekilerinki kamplaşma diye yargılanmayacak.

İzmir de Türkiye'de, Erzurum da...

İzmir'i cici yapıp, Erzurum'u kötü yapan bir kriter kimseye verilmedi.

Mitinge gidin, sandığa da gidin. Ama sonunda sandık rakamına razı olun.

Tandoğan'dan İzmir'e varıncaya kadar “Cumhuriyet mitingleri” de CHP'nin ağlarına varmış oldu. CHP'nin veya genelde “Sol” diye nitelenen ama “devletçi” siyasi organizsonlar tarzında algınanan siyasi yapıların ağına...

Cumhuriyet'i ve Bayrağı bu kadar siyasileştirmek iyi mi oldu kötü mü, bu tartışmalı...

Necla Arat CHP'den aday oluyormuş.

Nur Serter de...

Oldu olacak Şener Eruygur ve Rıza Küçükoğlu da aday olmalı CHP'den...

O zaman her şey cuk diye oturur yerli yerine...

Şu an devlette görevli olup da siyasetle uğraşanlara da tavsiye olunur, bir an önce resmi sıfatları bırakıp siyasete soyunmaları... İstifa süresi geçse de, siyasetin zamanı geçmez.

Ne kötü! Adaylık sıraları fevkalade daralmış bulunuyor. DSP'lilere bile yer açılamıyor CHP sıralarında... SHP'liler var daha, İP'liler var, sağdan gelecekler var, muhafazakarlardan gelecekler var!

Ama olsun.

Yerinizi seçmiş olursunuz.

Bu iş biraz fedakarlık ister.

Bakın, Başına fes bağlamış yaşlı kadın taaa Kars'tan kalkmış gelmiş İzmir mitingine... bir başkası Diyarbakır'dan gelmiş, Mardin'den gelenler var....

Kars neresi İzmir neresi?

Kaç paradır onun otobüs parası amele yevmiyesi ile?

Yoksa ADD otobüs mü tuttu onlar için? Yevmiye de vermiş midir?

Bizim Kars köylüsü, tarladan ayrılıp, ceketini satıp otobüs bileti alarak İzmir'e yürüyüşe geldiyse, Türkiye'de siyasi bilinç tahmin edilemeyecek kadar yükselmiş demektir.

İyidir, iyidir!

Bu mitingler iyidir!

Sol ve fanatik laikler için rehabilitasyon görevi ifa ediyor.

Öfke içerde kalacağına dışarı dökülsün. Meydanlar ne için var?

Demirel'in kitap gibi sözü orada, demokrasi literatürü içinde duruyor:

-Yollar yürümekle aşınmaz!