Mısır'a gerçek bir lider

Mısırlılar, barışçıl devrimlerinin 40 yıldan fazladır üzerlerine çöken entrikacı diktatör rejimi devirmekte başarılı olmasının ardından ilk cumhurbaşkanlarını seçiyor. Bu başarı, NATO ’nun, uçaklarının ve filolarının müdahalesiyle değil, Mısır ’ın kendi evlatlarının sayesinde gerçekleşti.
Ben şahsen bu büyük başarıdan, demokratik değişimden ve diktatör rejimi devirmelerinden dolayı Mısır halkına gıptayla bakıyor, bu tarihi anda içlerinden biri olmayı arzuluyorum. Milyonlarca Arap da benim gibi Mısırlı kardeşlerinin yanında sandığa gitmek ve Mısır ’ın gelecek cumhurbaşkanını seçme onuruna nail olmak istiyordur sanırım...

Araplar Mısır ’ın takipçisi
Oy kullanma hakkını istemeyi retorik ve gösteriş bağlamında değil, sadece bir zorunluluk ve milli çıkar olduğundan hareketle dile getiriyorum. Zira yeni cumhurbaşkanı sadece Mısır ’ın değil, tüm Arapların cumhurbaşkanı olacak. Kendisine tam yönetim fırsatı verildiği takdirde, tüm alanlarda bölgenin çehresini değiştirmeye çalışacaktır.
Mısır lider ve öncü bir ülke, bir kaldıraçtır. Bütün Arap bölgesinin kimliğinin gelişmesindeki etkisi malum. Mısır savaşırsa Araplar da savaşır, ateşkes yaparsa Araplar ateşkes yapar. Mısır teslim olursa Araplar da teslim olur, sağa kayarsa Araplar da onunla birlikte kayar. Mısır sosyalizmi benimseyip Batılı şirketlere karşı devletleştirme kılıcını çekerse, Araplar da mızraklarını keskinleştirir ve aynı yöne giderler.
Mısırlılar, bir şekilde hepimizin geleceğini , savaş ve barışın geleceğini, yükselen iki bölgesel güç İran ve Türkiye ’yle ilişkilerin yapısını belirleyecek ve bir nevi Arapların cumhurbaşkanını seçecek.
Ayrıca yeni cumhurbaşkanı, Arap Baharı ’nın geleceğini ve bu trenin durması beklenen gelecek duraklarını da belirleyecek. Evet, Mısır’ın yeni cumhurbaşkanının sorumlulukları çok büyük. Yoksa neden milyonlarca Arap cumhurbaşkanlığının en önemli iki adayı Amr Musa ve Abdulmunim Ebul Fütuh arasında dört saatten fazla süren tarihi münazarayı izlemek için ekran başında sabahlasınlar? Bu münazara Lübnanlı, Iraklı, Suriyeli veya Sudanlı adaylar arasında olsaydı, bu ilginin beşte ya da onda birini alır mıydı? Yanıtı herkesçe malum...
Çok ileri gitmiş ve Mısırlı seçmenin talepleri üzerinde durmadan, yeni cumhurbaşkanına bağlanan Arap temennilerinden bahsetmiş olabiliriz, ancak Arapların sorunları büyük ve Mısır ’ın lider rolünün yokluğu, bizi yaşadığımız çöküşün bu acı derecesine getirdi. Yeni cumhurbaşkanı, anlaşmazlıkları, siyasi ve dini kimliklerini bir yana koyup bütün Mısırlıları birleştirme hedefini öne almalı. Devrimin hedefleri olan sosyal adaletin gerçekleşmesi, eşitliğin ve özgürlüğün değerlerinin yerleşmesi de başlıca hedeflerden...

Brezilya ve Türkiye örneği
Yeni Mısır cumhurbaşkanı, kimliğini bir kenara bırakıp, fakirlik sınırı altında yaşayan 40 milyondan fazla Mısırlının yanında olmalı, kendisini iktidara getirenlerin devrim gençleri olduğunu iyi anlamalı. Yeni cumhurbaşkanı ulusal uzlaşıyı gerçekleştirmeli, eski hesapları görmekten ve intikamlardan uzak durarak yeni bir sayfa açmalı; bir partinin, dinin veya grubun yöneticisi değil, bütün Mısır ’ın yöneticisi olmalı; gerçekleşmesi zor ve saptırıcı sloganlara karşı çalışmalı. Mısırlılar bu sloganlardan, sahiplerinden ve aldatıcı medyadan usandı.
Yeni cumhurbaşkanı, Tahrir Meydanı’nın Mısır değil, bütün Mısır ’ın Tahrir Meydanı olduğunu bilmeli. Zira devrim, ülkenin tüm şehir, köy ve kasabalarında başladı ve milyonlarca Mısırlı, kendilerine hizmet edecek yöneticinin, kendi içlerinden biri olmasını, ekmeklerinden yemesini, sıkıntılarını hissetmesini istiyor. Mısır halkı Washington, Tel Aviv ve Riyad’ın kriterlerine değil, Mısır ’ın ulusal saygınlığının kriterlerine uygun, ülkenin yabancıya olan siyasi, IMF’nin haksız şartlarına olan ekonomik ve yolsuzluk ve işadamları mafyasına olan sosyal bağlılığını sonlandıran bir cumhurbaşkanı istiyor.
Mısır halkı, Brezilya’yı 10 yıldan az bir süre zarfında yoksul, borçlu ve fakir bir devletten, dünyanın 6’ncı ekonomik gücüne taşıyan Lula da Silva veya Türkiye ’yi dünyanın 17’nci ekonomik gücüne dönüştüren Tayyip Erdoğan gibi bir cumhurbaşkanı istiyor. Türkiye, petrole ve doğalgaza değil, güçlü iradeye ve yönetime, demokratik ve ekonomik başarılarla askerin yönetimini sonlandıran olgun bir yönetime sahip.
Mısır’ın gelecek cumhurbaşkanı, Mısır ’ı ABD’nin düşük mali yardımlarına kölelikten kurtarmalı. Mısır ’ın egemenliğinin, iradesinin ve bağımsız karar alma organının, 1,250 milyar dolar karşılığında rehin alınması utanç verici. İsrail’in kararıyla askeri mühimmatın bedeli çekilebilir. Gelecek cumhurbaşkanının sorumluluklarının hacmini ve omuzlarındaki yüklerin ağırlığını hafife almıyoruz, ancak devrimiyle olduğu gibi, kalkınmasıyla da tüm dünyayı şaşırtacak olan uygar bir halka liderlik yapması kendisine yetecektir.

(Londra’da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, 22 Mayıs 2012)

 

Kaynak: Radikal