MHP ve Kürt sorunu (III): Türkçüler ve Kürtçüler



Milliyetçilikler birbirini ateşler. Bu hükmün en veciz ifadesini eski arkadaşlarımdan birinden, iki sıkı Türkçü genci Kürt sorunu konusunda teskin etmeye çalışırken dinlemiştim.

Söylediklerine hararetle karşı çıkan gençlere 'sen Türkçülük yaparsan o da Kürtçülük yapar' diyerek, tartışmaya son noktayı koymuştu. Üstelik kendisi de Türkçüydü.

Irkçılık, insanın doğumuyla kazandığı ve kendisinin belirlemediği nitelikleri üstün veya aşağı bir vasıf olarak kabul etmektir. İnsanların içine doğduğu kültür de buna dahil. Avrupa'da özellikle göçmenlere karşı yabancı düşmanlığı ırkçılıkla besleniyor. Bu yüzyıl, ırkçılığın yükselmesine sahne olacak. Yaşlı kıtanın köklü bir nüfus sorunu var. 2050 yılında, Avrupa nüfusunun dörtte birini Müslümanlar oluşturacak. Fransa'da Le Pen'in kızının babasından aldığı ırkçılık bayrağını daha da popüler hale getirmesi şaşırtıcı değil.

Irkçılık, bütünüyle laik bir ideoloji. Milliyetçiliğin içinden dinî motifleri çıkardığınız zaman geriye sadece ırkçılık kalır. Kurumsal MHP kimliğinin Türk İslam sentezi veya Türk İslam ülküsü üzerinde yükselmesi, bu topraklara özgü milliyetçiliğin ifadesidir. Manevî değerlerden soyutlanmış ulusalcılığın, ırkçı kalıpları da bu geleneğe yabancılığından geliyor. Hira Dağı kadar Müslüman olmadan, Tanrı Dağı kadar Türk olunmaz. Türk bedeninin içine İslamiyet ruhu yerleşmeden ufuktakiler görülmez. MHP'nin 40 yıldır takip ettiği sentezler bugün ne durumda?

Türk milliyetçiliğinin Kürt sorunu ile baş edebilmesi ve bunun için de anti tezi olarak yükselen Kürt milliyetçiliğini tahrik etmemesi lâzım. Türkiye'nin sahil şehirlerinde yükselen Kürt düşmanlığı, Avrupa'dakine tıpa tıp uyan bir tür yabancı düşmanlığı. Bu düşmanlık ırkçılıkla besleniyor. Laik bir milliyetçilik, yani ulusalcılık şeklinde kendini dışa vuruyor. >>DEVAMI>>