İsrail'in Türkiye ile ilişkileri bozulduktan sonra Balkan ülkeleri ile ilişkilerini güçlendirmeye yöneldiği malum.
İsrail, bu çerçevede son birkaç yıldır Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan ile diplomatik alanlara ek olarak askerî alanda da yeni hamleler yapıyor, bu ülkelerle ortak hava tatbikatları icra ediyor. Bunlar elbette Türkiye'yi batı yönünden de baskı altına alma hamleleri olarak değerlendirilebilir. Türkiye'nin de bu hamlelere duyarsız ve ilgisiz kalması da elbette düşünülemez.
Diğer yandan, İsrail bu yeni baskı stratejisi uyarınca Kıbrıs Rum Kesimi ile de son yıllarda çok yakın ilişkilere girmiş, bunları güçlendirme ve çeşitlendirme yolunda yoğun çaba sarf etmeye başlamış bulunuyor.
Nitekim, bu çerçevede bugün İsrail Başbakanı, Rum Kesimi'ne önemli bir resmî ziyaret yapıyor. Haberlere göre, bu bir günlük ziyarette en başta yeni enerji ilişkileri olmak üzere pek çok önemli konu ele alınacak, yeni ikili işbirliği yolları aranacak.
Tarafların çok önem verdikleri enerji konusu oldukça yeni bir konu sayılır. Bu yeni konu İsrail'in Akdeniz'de Hayfa açıklarında iki yıl kadar önce bulduğu muazzam doğalgaz yataklarından kaynaklanıyor.
Bu yataklar Leviathan ve Tamar adlı doğalgaz sahaları. Bunlar birbirine yakın çok önemli sahalar. 2010 yılında keşfedilen Leviathan, Hayfa'ya 130 km uzaklıkta bulunuyor. Bugüne kadar iki kuyu açılan bu sahanın birinci kuyusunda 450 milyar metreküp, ikinci kuyusunda ise 250 milyon metreküp doğalgaz bulunduğu tahmin ediliyor. Bu sahada ayrıca 42 milyar varil petrol olduğu da sanılıyor.
İsrail, Leviathan'dan önce 2009 yılında Tamar sahasını da keşfetmişti. Bu saha da Hayfa'ya 80 km uzaklıkta bulunuyor. Burada da 240 milyar metreküp gaz olduğuna inanılıyor. Sahada üretimin önümüzdeki yıllarda başlaması planlanıyor. Gerek Tamar'da gerekse de Leviathan sahalarının sondaj ve diğer faaliyetlerinde bugün Amerikan Noble Enerji adlı şirket önemli rol oynuyor ve sahalarda pay sahibi durumda bulunuyor.
İsrail, gerekli yatırımları ve altyapıyı tamamladıktan sonra bu sahalardan Rum Kesimi'ne uzanacak bir denizaltı gaz hattıyla buralardan çıkaracağı doğalgazı önce Yunanistan'a, buradan da başka ülkelere sevk edip satmayı planlıyor. Yunanistan ve Rum Kesimi, anlaşıldığı kadarıyla bu projeye olumlu bakıyorlar. Bu çerçevede Delek adlı enerji şirketinin Rum Kesimi ile işbirliği ve anlaşma yaparak söz konusu hat ile ilgili doğalgaz işleme tesisini Rum Kesimi'nde kurmayı düşündüğü, bu projeyle yakından ilgilendiği bildiriliyor. Bu bağlamda Rum Kesimi'nin bir süre önce kendi münhasır ekonomik bölgesinde doğalgaz aramaları için ikinci milletlerarası ihale safhasına geçtiğini de burada hatırlatalım.
Netanyahu şüphesiz Doğu Akdeniz'de yeni ortaya çıkmayan bu enerji konusunu görüşmelerinde muhatabı ile ayrıntılarıyla ele alacak. Ayrıca, Netanyahu'nun muhtemelen bir süredir Rum basınında sözü edilen Rum Kesimi'nde bir İsrail hava üssü ile ilgili olarak muhataplarıyla ön görüşmeler yapacağı da bazı haberlerde yer alıyor.
Famagusta Gazette'ye göre, tarafların üs konusundaki görüşmeleri bir tür muhtemel tavırların, pozisyonların ortaya çıkmasını sağlayabilecek ön safhada bulunuyor. Adı geçen hava üssünün güneybatıdaki Papos'ta bulunan Andrea Papendreou adlı askerî hava üssü olduğu söyleniyor. Burada, yakın zamana kadar Yunan F-16'ları konuşlanmıştı. Diğer yandan, bazı kaynaklar da İsrail'in hava üssü peşinde değil, Kıbrıs üzerinde hava tatbikatları yapma amacında olduğuna işaret ediyorlar.
Esasen, İsrail ile Rum Kesimi arasında İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak ile Rum Kesimi mevkidaşı Demetris Eliades'in imzaladıkları iki savunma işbirliği anlaşması bulunuyor. Bu anlaşmalarda neler var, hangi konularda işbirliği yapılacak, söz konusu hava üssü de anlaşmalara dâhil mi henüz açıklanmış değil. Muhtemelen de hiçbir zaman açıklanmayacak.
İşte bütün bunlar ve İsrail ile Rum Kesimi'nin görülmedik ölçüde ve kapsamda yakınlaşmaları, başta enerji ve askerî konulardaki ilişkilerini güçlendirmeleri Türkiye'nin zaten çok olan bölgesel meselelerine yeni birini eklemiş bulunuyor. Bundan böyle, Türkiye, İsrail-Rum Kesimi bağlantısını da hem dikkate almak, hem iyi izlemek ve hem de gerekirse karşı önlemlerini almak zorunda şüphesiz. Biri size karşı hamle yapıyorsa, sizin de bu hamleye karşılık vermeniz, bunu boşa çıkarmanız elbette gerekiyor. Vermezseniz bunun belli bir vadede sizin zararınıza olacağı aşikâr elbette...
Kaynak: Zaman