İran'da Mahmud Ahmedinecad yandaşı on binlerce kişi, seçim sonuçlarını kutlamak ve Mir Hüseyin Musavi yandaşlarının sonucu protesto etmek için gerçekleştirdiği bazı olaylara yanıt vermek için Tahran'de toplandı. Bu gösteriler İran'ın sadece ulusal birliğiyle değil, rejimin iç baskılara direnme gücüyle de ilgili zor bir sınavdan geçtiğini gözler önüne seriyor. Bu iç baskılar ABD, İsrail ve bazı ılımlı Arap ülkelerinin rejimi içeriden desteğini bitirerek, dışarıdan da ablukaya alarak devirmeyi hedefleyen baskılarına eklendi.
Reformcu akımı temsil eden Musavi, Ahmedinecad'ın Holokost'u inkârın yanı sıra İsrail'in Filistin'i gasp etmesi ve ırkçılığı üzerinde durmasının İran'ın tecrit edilmesine destek olduğunu ve boş yere düşman yarattığını düşünüyordu. Belki de reformcuların üzerinde durduğu en önemli nokta, ekonominin gerilemesiydi. Ahmedinecad da İsrail'le ilgili suçlamaları reddedip, ekonomiyle ilgili olanları kısmen kabul etti. Seçim sonrası ilk konuşmasında ekonomik reforma yoğunlaşma sözü verdi.
Bazı yerlerde gerçekten hile yapılmış olabilir, ancak geniş çaplı usülsüzlük uzak ihtimal. Zira kazananla kaybeden arasındaki oy farkı 12 milyonun üzerinde; Independent yazarı Robert Fisk bile haberinde bu konu üzerinde çokça durmadı.
Reformcu kanadın gösterilerinin Tahran'ın bazı semtlerinin dışına çıkmaması, protestoların özellikle de orta sınıfla sınırlı kaldığını teyit ediyor. Fakat gerek eski cumhurbaşkanları Muhammed Hatemi, Haşimi Rafsancani ve eski parlamento başkanı Mehdi Kerrubi gibi rejim içinden, gerekse rejim dışından ve özellikle de tüccar ve üniversite öğrencilerinden güçlü isimler içerdiği için bu sınıf küçümsenemez.
Ahmedinecad'sa başta devrimin rehberi Ali Hamaney'in ve taşranın yanı sıra büyük kentlerin varoşlarındaki ezilmiş sınıfların desteği olmak üzere, birçok sebepten ötürü seçimleri kazandı. Böyle büyük oranla kazanması, ABD başkanı Barack Obama'nın 1,5 milyar Müslüman'a zeytin dalı uzatmak için yaptığı Kahire konuşmasına İslam dünyasından verilen ilk yanıt. İran halkı nükleer programa tutunmaya ve ABD'yle İsrail'in tehditlerine uluslararası yasalarda kabul edilen meşru hakkı temelinde boyun eğmemeye çalışan aşırılıkçı lideri seçerek Obama'ya yanıt vermek istedi.
(Londra'da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, başyazı, 15 Haziran 2009
Kaynak: Radikal