İşgalin Irak’ta tohumlarını ektiği kaosla Irak’a gelen fitne şeytanları verimli zemin bulmaya devam ediyor. Bu şeytanlar, Irak halkının çıkarlarına hizmet etmeyen işgalden ve açık siyasi krizlerin sürmesinden yararlanıyor. Siyasi krizin en önemli göstergesiyse, seçimlerin üzerinden yedi ayı aşkın süre geçmesine rağmen yeni hükümetin hâlâ kurulamaması.
Siyasi, mezhepsel ve dini fitneler, yangınlarını Irak’a ve aynı sıkıntıyı yaşayan birçok Arap ülkesine yayıyor. Ortada ciddi çözümler de yok. Bu ihtilafları çıkaranların en önemli hedefleriyse, Arap toplumlarını tek tek parçalamak. Kiliseleri ve camileri patlatanlar hangi hedefe ulaşmak istiyor? Kan akıtarak, insanları korkutup tehcir ederek ve kalıcı endişeye sürükleyerek nasıl bir hizmet veriyorlar?
Düşman memnun
Iraklılar, ülkelerinin işgal edilmesinden bu yana her türlü sıkıntıya maruz kaldı. Bazılarının başka ülkelere kaçması ve parçalanma kâbusunun büyümesi mezhepçi ve etnik temelde bölünmeyi kolaylaştırdı.
İşgalin yol açtığı kaos sadece Irak’la da sınırlı kalmadı. Felaket modelinin diğer Arap ülkelerine de taşınması isteniyor. Başka ülkeler de aynı öldürme ve yıkım afetini, mezhepçi ve etnik sorunları yaşıyor.
Birçok Arap ülkesindeki yangınları diyalog, birlik ve dinamiklerin güçlendirilmesi yoluyla kontrol altına almak yerine, bazıları gecenin bir yarısı yangına körükle gitmek için harekete geçiyor. Araplar kendi anlaşmazlıkları ve hassasiyetleriyle uğraşırken, düşman sevinçten dans ediyor. (Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi Haliç, başyazı, 3 Kasım 2010)
Kaynak: Radikal