HAMAS cüretkarca karşı koyuyor

 

Dr. Mustafa Ebu Sıvey*

Siyonist sömürgeleştirme projesi tarihinin son safhası, İsrail'in Gazze Şeridi'ne karşı yürüttüğü askeri saldırıların öngörülemez ölümcüllüğü ve işgali altında tuttuğu topraklarda İsrail'in savaş suçu işlemesiyle belirginleşti. Uluslararası hukuka göre, işgali altındaki topraklarda sivilleri korumak, İsrail'in görevi olduğu bilinmesine rağmen.

Bu suçlar, BM Yardım Ajansı (UNRWA) okulları ve kurumlarındaki masum sivillere, işaretli araçlarındaki tıp personeline ve evlerinin "güvenliği"ndeki çocuklara saldırmayı içeriyor. Orjinal olarak Filistin topraklarının gaspı ve illegal yerleşimlerin kurulması anlamına gelen, Sari Hanefi'nin son makalesinden ödünç aldığımız spacio-cide; İsrail'in bombardımanına ve Gazze'de Filistin Parlamentosu'nu, meskenleri, camileri ve üniversiteleri yerle bir etmesine de uygulanabilir. Yine de, Gazze-kost** teriminin kullanılmasına sebep, İsrail'in yasadışı beyaz fosfor bombalarını kullanması ve Filistinli çocukların kömür haline gelmiş bedenleriydi.

Fakat, toptan bir tahribe, 1300den fazla Filistinlinin öldürülmesine ve 5000den fazlasının yaralanmasına, birçoklarının sakat kalmasına sebep olmaktan başka, İsrail hiçbir siyasi amacını elde edemedi. Bu, İsrail liderlerinin, saldırıları, İsrail genel seçimlerine denk düşürdükleri ilk zaman değil. Bu saldırı, bu şemanın başarısız olduğu ilk zaman da değil. Bütün bu katliamların tahmin edilen kazanç sağlayıcıları Ehud Barak ve Tzipi Livni, seçimlere birkaç hafta kala hala Benyamin Netanyahu'yu geriden takip ediyorlar. Ehud Olmert'e gelirsek: O, Lübnan'daki başarısızlığını, Gazze'de bir "zafer"le temizleyemedi. Ancak, sorumlu olduğu savaş suçlarından dolayı utanç listesine girmeyi garantiledi. Dünya da, onun Lahey'deki doğru listelere girmesini garantilemelidir.

Fakat, Gazze'deki savaşı, önceki gelişmelerden soyutlamak toyluk olacaktır. Büyük resim; Vanity Fair'de, Nisan 2008'de yayınlanan, "Gazze Bomba Mermisi" başlıklı, David Rose imzalı makaleyi zikretmeyi gerektirir. Makalenin girişi şöyleydi:

"Hamas'ın El-Fetih'e karşı 2006 Filistin Seçimi'nde kazandığı zaferden sonra durumu anlayamayan Beyaz Saray; yine bir başka skandal tavırla, gizli ve kendini mağlup eden Ortadoğu bozgununu pişirdi: yarım İran karşıtı, yarım Domuzlar Körfezi. Eski ve yeni, kızgın Amerikalı yetkililerin de teyit ettiği gizli belgelerde; Başkan Bush, Condoleezza Rice ve Ulusal Güvenlik Danışman Vekili Elliott Abrams'ın, Gazze'de kanlı bir iç savaş başlatan ve Hamas'ı her zamankinden güçlü hale getiren, El-Fetih'in önde gelen ismi Muhammed Dahlan'ın askeri gücüne nasıl arka çıktıkları gözler önüne seriliyor. "

(Şunu da belirtmeliyiz ki, Dahlan'ın hareketlerini El-Fetih içindeki herkes onaylamıyor. Mesela, El-Fetih'in önde gelen liderlerinden Hani El-Hasan, Dahlan'ı açıkça eleştirdi)

Bununla beraber, Dahlan'ın Hamas'ı hedef alan darbesi başarısız olunca, İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'ni, karadan, havadan ve denizden kuşatması başladı. 1,5 milyon Filistinliyi, açık bir hapishanede, olabilecek en vahşi koşullarda en sert toplu cezaya çarptıran bir kuşatma. Mısır Dışişleri Bakanı'nın eski yardımcılarından Dr. Abdullah El-Eşel, İsrail'in Gazze'ye saldırmaya başlamasından 2 gün sonra, El-Cezire ve diğer televizyon kanallarında, Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Refah sınır kapısının kapatılmasını istediğini defalarca ifade etti.

Kuşatmanın bu safhası, Gazze'de yaşayanları Hamas'a karşı döndürmeyi amaçlıyordu, ancak fayda vermedi.

Gazze kuşatmasının kısmen Gazze-Mısır sınırının altındaki yüzlerce tünelden kaynaklanan başarısızlığı, son safhayı beraberinde getirdi: Savaş.  Gazze Savaşı son altı aydır hazırlanmıştı. O yüzden, İsrail'in her halükarda ihlal ettiği ateşkesin bitmesiyle bir ilgisi yoktu.

Yine de, 3 haftadan fazla süren bombardımandan sonra, bazı Batı ülkeleri de dahil daha fazla küresel tanınırlıkla, Hamas, cüretkarca karşı koyan bir pozisyona yükseldi. Bu İsrail için daha da zorlu müzakereler anlamına gelecektir.

Daha güçlü bir Hamas, Filistin Yönetimi'nin elinde tutuklu olan Hamaslıların salıverilmesini ve İsrail'le olan güvenlik işbirliğinin sona erdirilmesini isteyerek, El-Fetih'le bir ulusal birlik hükümeti kurulmasını amaçlayan iç görüşmelerde daha fazla zorluklar çıkarabilir. Bu sebepledir ki, Yemen Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih'in yeni girişimi, daha fazla sayıda Arap ve İslam ülkesinin Hamas'la El-Fetih arasındaki görüşmelerde yer almasını öngörüyor.

Sari Nuseybe'ye göre, Gazze'yi yeniden inşa etmek, bütün Filistinli gruplar için "tuzak"tır. Nuseybe, odak noktasının kapsamlı bir siyasi çözüm olduğu konusunda ısrar ediyor. Yeni ABD Başkanı Barack Obama'dan umutlanıyor. Ben de diyorum ki; Gazze'yi yeniden inşa ederken, İsrail faturayı ödemelidir.

* Yazar El-Kuds Üniversitesi'nde öğretim üyesidir.
** Yazar, Yahudi Soykırımı "Holokost"tan esinlenerek "Gazze-kost" terimini kullanıyor.

Dünya Bülteni için çeviren Talha Üstündağ