Gül, Ermenistan'a gidecek mi?

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serzh Sargsyan'ın 6 Eylül'de iki ülke milli futbol takımlarının Erivan'daki maçını birlikte izleme önerisini kabul edecek mi?

Ermenistan için bu konunun büyük önem taşıdığı anlaşılıyor ki, sürekli gündemde tutuyorlar. Daha geçenlerde bir hükümet yetkilisi 'Davet yapmakla 1-0 öne geçtik. Top Türkiye'nin sahasında' diyerek işin tadını çıkardıklarını (ya da başka açıdan bakarsak tadını kaçırmaya başladıklarını) gösteriyordu. Ermeni hükümeti, bu daveti diyalog kapısını açmak olarak görüyor.

Konu Ankara'da önemsenmiyor değil, ama henüz gündeme alınacak kadar yer bulamadı kendisine. Örneğin ne Cumhurbaşkanlığı'nda, ne hükümet düzeyinde bu yönde bir karar oluşturma toplantısı yapılmadı henüz. Bu da anlaşılabilir: Aylardır AK Parti Kapatma Davası ile uğraşan hükümet, tam tatile çıkmışken Kafkaslar'da patlayan Gürcistan-Rusya kriziyle karşı karşıya kaldı. İran Cumhurbaşkanı'nın ziyareti, Afrika zirvesi, önümüzdeki günlerde yapılacak MGK, komutanların devir teslim törenleri ve 3 Eylül'de Kıbrıs'ta başlayacak görüşmeler, Ermenistan daveti konusundaki kararı son güne, belki son saatlere bırakacak gibi görünüyor.

Ancak Erivan daveti konusundaki kararın son dakikaya kalacak gibi görünmesinin tek nedeni takvim sıkışıklığı değil.

Bu davetten meram doğal olarak yalnızca birlikte 2010 Dünya Kupası grup eleme maçı seyretmek değil ise Ankara,  Erivan'dan bazı beklentileri, davete ilişkin bazı endişeleri de var. Türk hükümetinin Ermenistan'la ilişkiler konusunda bazı açılımlara hazır durmasına karşın, Gül'ün gezisine henüz sıcak bakılmamasının nedeni de bu endişeler. Şöyle sıralanabilir:

  • Ankara, Erivan'ın saptadığı bir tarih ve yerde ilk adımın atılacak görüntüsünü kendisine dert etmiyor. Yani Erivan'daki 1-0 havası Ankara'da kızgınlığa değil, tebessüme yol açıyor. Ancak Cumhurbaşkanı Gül'ün Erivan'da göreceği muamele sorun kaynağı olabilir. Sargsyan iyi bir ev sahibi olmaya çalışsa bile, onun bu daveti yapmasına karşı olan Ermeni diasporası ve Daşnak unsurlarının daveti sabotajı engellenebilecek mi? Gül'e gelecek acıtıcı sorular, diyelim stadyumda yuhalanması, Türk sporculara yönelik taşkınlık, ya da daha kötü davranışlar; 1- Süreci daha da kötüye çevirebilir, 2- Gül'ün ülkeye dönüşünde zaten geziye tavır alması muhtemel muhalefet partilerinin hedefi haline gelmesine yol açabilir.
  • Cumhurbaşkanı Gül, geçen yıl Azerbaycan ziyareti sırasında da, geçen ay Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Gürcistan Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili ile Kars'ta ortak demiryolu bağlantısı töreninde de aynı mesajı vermişti. Buna göre, Ermenistan bölgedeki işbirliği projelerine girerek siyasi ve ekonomik dışlanmışlığını kırmak istiyorsa, uluslararası hukuka uymalıydı. Burada üç sorun var. Birincisi Ermenistan'ın Dağlık Karabağ bölgesindeki işgali. İkincisi, soykırım iddiaları konusunda Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ortaya attığı ve muhalefet tarafından da desteklenen Ortak tarih Komisyonu kurma önerisi. Üçüncüsü, Ermenistan'ın Türkiye ile sınırı tanımadığını gösteren 'batı Ermenistan' türü ifadelerin resmi metinlerde yer alması. Ankara'da, en azından Ortak Komite, ya da sınırların, yani toprak bütünlüğünün tanınması yolunda bir ifadenin davete icabet kararını kolaylaştıracağı kanısı var.
  • Gerçi yönetim kademelerinde 'Suriye haritalarında hâlâ Hatay Türkiye'ye ait görünmüyor, ama bu Suriye ile ilişkilerin gelişmesini engellemiyor' diyenler var. Buna karşın, 'Suriye kapı kapı dolaşıp ülke parlamentolarından Türkiye aleyhine soykırım kararı çıkartmaya çalışmıyor ama' diye karşılık verenler de var.
    Özetlenecek olursa Gül'ün Erivan'da maça gitmesine kapıyı kapalı tutulmuyor, ama henüz eksiler, artılardan fazla. Ankara, eğer maçı birlikte seyretmenin sonuçları işleri iyiye götürecekse, ki buna Azerbaycan'ı küstürmeden bu konuyu tamama erdirmek dahildir, böyle bir halkla ilişkiler kampanyasına katılmayı uygun bulabilir.
    Ermenistan'ın ABD'den Rusya'ya ve Fransa'ya destekçilerinin Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin soykırım iddialarının dar açısına hapsedilmeden daha kolay yoluna girebileceğini görmelerinin, Erivan'ı buna teşvik etmelerinin de bu konuya katkısı olacaktır. Gül'ün Sargsyan ile aynı tribünde maç izlemesi o zaman anlamlı olacaktır.

NOT: Yıllık iznimin bir haftalık bölümünü kullanmak üzere müsaadenizle...