Ortadoğu

Gazze'ye atılan bombalar Hiroşima'ya atılanın 6 katı

Bilim insanlarına göre, Gazze’ye atılan yaklaşık 70 bin ton patlayıcının etkisi Hiroşima’ya atılan atom bombasının neredeyse altı katına eşit.

İngiliz gazeteci Owen Jones ile yapılan bir röportajda konuşan Bradford Üniversitesi'nden Emekli Profesör Paul Rogers, Gazze'deki yıkımın “İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde benzeri görülmemiş” olduğunu söyledi.

Scientists for Global Security adlı bilimsel kuruluşun hazırladığı bir rapora atıfta bulunan Rogers, Gazze'ye yaklaşık 70.000 ton patlayıcı madde atıldığını belirtti.

Rogers, “Soğuk Savaş döneminde, bir kiloton bin ton TNT’ye eşdeğer olarak kabul edilirdi. Ancak günümüzde kullandığımız patlayıcılar TNT'den çok daha güçlü” dedi.

Bu miktarın, 1945 yılında ABD tarafından Hiroşima'ya atılan atom bombasının yaklaşık altı katı patlayıcı güce denk geldiğini vurgulayan Rogers, saldırıların yoğunluğuna dikkat çekti.

“YOĞUNLUK VE SÜREKLİLİK GÖZDEN KAÇIYOR”

Rogers, saldırıların çok yoğun ve kesintisiz şekilde sürdüğünü ifade ederek, “Pek çok insan, saldırıların ne kadar yoğun ve sürekli olduğunu tam olarak fark etmiyor” dedi.

Batı medyasında yaşanan sansür ve görsel materyal eksikliği nedeniyle Gazze’deki yıkımın büyük ölçüde gözlerden uzak kaldığını belirten Rogers, “Orta Doğu’daki televizyon kanallarına kıyasla burada çok az şey görüyoruz. Bu da Arap dünyasında olup bitenlere yönelik öfke – ve hatta nefret – duygularını artırıyor” ifadelerini kullandı.

BİLİM İNSANLARINDAN RAPOR

Scientists for Global Security adlı bilimsel grup tarafından yayımlanan raporda, kullanılan mühimmatın toplam miktarına, içeriğine ve etkilerine dair teknik veriler yer alıyor. Raporda, sadece miktar değil, aynı zamanda kullanılan patlayıcı türlerinin de günümüzde çok daha gelişmiş olduğu, dolayısıyla yıkım gücünün de geleneksel hesaplamaların ötesine geçtiği ifade ediliyor.

Uzmanlar, patlayıcıların etkisinin yalnızca fiziksel yıkımla sınırlı kalmadığını; altyapı, sağlık hizmetleri, enerji sistemleri ve sivil halk üzerindeki kalıcı sonuçlarının da büyük olduğu bilgisine yer veriyor.

ULUSLARARASI TEPKİLER VE MEDYA FARKLILIKLARI

Rogers, Batı medyasında Gazze'deki duruma dair sınırlı görüntü paylaşımının, uluslararası kamuoyunda bilgi eksikliğine yol açtığını belirtti. Arap coğrafyasındaki yayınlarda yer alan içeriklerin ise çok daha ayrıntılı ve çarpıcı olduğuna dikkat çekti.

Gazze’deki durum, birçok uluslararası insan hakları örgütü ve yardım kuruluşu tarafından da raporlarla izleniyor. Ancak açıklanan verilere rağmen, yaşananların küresel düzeyde eş zamanlı yansıtılmadığı görüşü çeşitli çevrelerde dile getiriliyor.