Gazze saldırısı İran'a yaradı

İsrail saldırısının ardından, dikkatler İran'ın nükleer programından Gazze'ye kayacak. Hamas'ı askeri yöntemle devirmek imkânsız.

İsrail'in Gazze'ye dün düzenlediği hava saldırısı, bölgedeki tırmanan düşmanlıkları takip edenler için bir sürpriz olmamalı -özellikle de, altı aylık ateşkese son vererek ve son 10 günde İsrail'e çok sayıda roket ve havan topu atarak ihtilafa davetiye çıkaran Hamas hareketi için.
İsrail'in ilk saldırıları İslami harekete cezalandırıcı bir darbe vuruyor gibi görünüyordu; haberlere göre bazı Hamas liderleri, düzinelerce militan ve güvenlik güçleri üyeleri öldürüldü. Fakat kaçınılmaz biçimde, öldüğü söylenen 200'den fazla Filistinli'nin arasında siviller de vardı ve İsrail kentlerine karşı Filistinlilerin yeniden başlattığı roket atışı da en az bir kişiyi öldürdü. İsrail adımını meşru bir biçimde kendini savunmak olarak tarif edebilir ama bunun ülkenin güvenliğini iyileştirerek son bulup bulmayacağı açık değil; üstelik daha geniş çaplı bir ihtilaf riski de söz konusu.
İsrailli yetkililer saldırının mütevazı bir hedefi bulunduğunu söylüyorlar: Hamas'ı her an bozulabilecek, resmi olmayan ateşkese dönmeye zorlamak; bu ateşkes altında Filistinlilerin roket ve havan topu atışı tümüyle durdurulmasa da azalmıştı ve İsrail de Gazze üzerindeki ekonomik ablukasını hafifletmişti.

'Seçim şahinliği' işleri zora sokuyor
Hamas'ın, İsrail'in deyişiyle bu 'sükûnet'e son verilmesini emreden Şam merkezli liderliği de, kısmen sınırlı bir amaca sahip gibi görünüyor. Hamas liderliği, sözde barışın uzatılması karşılığı İsrail (ve Mısır'ın) Gazze'ye giriş-çıkışlar üzerindeki tüm kısıtlamaları kaldırmasını talep ediyor. Böyle bir sonucun önündeki somut engellerden biri şu: İsrail, şu anki savunma ve dışişleri bakanları da dahil olmak üzere çeşitli liderlerin şahince konumlara oynadığı bir seçim kampanyasında. Görev süresi dolmak üzere olan Bush yönetimi de, dün hızla İsrail'e destek verdi ve ihtilafın suçunu Hamas'a attı.
Fakat zaman içinde Gazze'deki ihtilaf İsrail için maliyetli olabilir. Komutanlar bunun İsrail kentlerine düzenlenecek cezalandırıcı saldırılara yol açabileceği, Batı Şeria veya Lübnan'a yayılabileceği veya binlerce ölüme yol açıp, İsrail askerlerini bir çıkış stratejileri olmaksızın sıkışmış halde bırakabilecek bir kara istilasını zorunlu kılabileceği konusunda tekrar tekrar uyarılarda bulundu. İsrail roket saldırılarını sadece askeri adımlarla durduramaz; nihayetinde siyasi bir anlaşmaya ihtiyaç duyulacaktır. Eğer Gazze'de uzun süreli bir yeniden işgale girişilmeyecekse, İsrail liderlerinin Gazze'deki Hamas hükümetini devirmeye yönelik umutları aldatıcı.
İhtilaf sürerken -ki İsrailli yetkililer dün uzatılabileceği konusunda uyarıda bulunuyordu- Hamas'ın resmi destekçisi olan İran taktiksel bir başarı elde etmiş olacak. İsrailli diplomatlar, Obama yönetimi göreve başlamaya hazırlanırken, uluslararası dikkatleri İran'ın nükleer programı üzerine yoğunlaştırmak için telaşla çalışmaktaydı. İran'ın bomba elde etmesi önlenecekse, yeni ABD başkanının hızlı davranması gerektiği konusunda uyarıyorlardı. Şimdi bütün gözler haftalar veya muhtemelen aylar boyunca Gazze'ye, ihtilafa, sivillerin süren acılarına ve yeni bir anlaşma ihtiyacına odaklanacak. İsrail bu ihtilaftan kaçınmış ve ekonomik ablukayı hafifleterek diplomatik avantaj kazanmış olabilirdi. Şimdiyse, ilgisini karşı karşıya bulunduğu en ciddi tehditten uzaklaştıran, maliyetli bir muharebeye girişmiş halde olacak. (Başyazı, 28 Aralık 2008)

Kaynak: Radikal