Komşumuz Gürcistan'da geçen ekim ayının sonlarından bu yana yeni bir başbakan var: 35 yaşındaki genç diplomat Grigol Mgaloblişvili.
Parlamentonun 1 Kasım günkü oturumunda 11 olumsuz oya karşılık 98 olumlu oyla ataması onaylanan Mgaloblişvili, göreve gelir gelmez hükümette de bazı değişiklikler yapmış, dört bakanı görevinden almıştı. Bunlar adalet, kültür, mülteciler ve çevre bakanlarıydılar. Bu değişikliklerin yapıldığı zaman savunma ve dışişleri bakanlarının da değiştirilecekleri söylenmişti; ancak bunlar son günlere kadar nasıl olduysa makamlarını korumayı başarmışlardı.
Ne var ki, bu iki bakan, geçen cuma gününden bu yana artık bakan değiller; zira Başbakan Mgaloblişvili, Devlet Başkanı Saakaşvili'nin de onayıyla Savunma Bakanı David Kezeraşvili ile geçenlerde Türkiye'yi de ziyaret eden Dışişleri Bakanı Bayan Eka Tkeşhelaşvili'yi görevlerinden almış bulunuyor.
Değişiklikleri bir basın toplantısıyla duyuran Mgaloblişvili, bunu hükümetinin 'yeni gerçekler' üzerinde yoğunlaşması, savunma alanında değişiklikler yapılması ve dış politikada daha çok tecrübeye ihtiyacın ortaya çıkması ile açıklıyor.
Esasen hem savunma hem de dışişleri bakanlarının görevden alınacakları çoktandır bekleniyordu. İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Shota Utaşvili, bunu teyit ediyor ve 'Kaybedilen bir savaştan sonra bunun sorumlusu olmalıdır' diyerek savunma ve dışişleri bakanlarının savaştaki performansları dolayısıyla görevlerinden alındıklarını da ima ediyor.
Zaten işin gerçeği de bu: Her iki bakan da savaşın kesilen faturasının bir kısmını ödemiş bulunuyorlar. Başka ödeyecekler var mı, şu anda söylemek elbette zor; ancak bu ileride mümkün de...
Yeni savunma bakanı ve yeni dışişleri bakanlarına gelince; birincisi eski bakan David Kezeraşvili'nin yardımcısı Batu Kutelya; ikincisi ise daha önceleri dışişleri bakan yardımcılığı görevini yapan ve halen kültür bakanı olan Grigol Vaşhadze.
Bu iki bakana ilaveten ayrıca Eğitim Bakanı Ghia Nodia da görevinden alınmış yerine eski Adalet Bakanı Nika Gvaramiya getirilmiş bulunuyor. Gvaramiya'nın atanmasının hangi şartlar sonucu gerçekleştiği bilinmemekle beraber, onun adalet bakanı olmadan önce şöyle konuştuğu biliniyor: '... Eğitim alanında liberal değerlerin tesisi önemlidir; ancak millî değerler bunlardan da önemlidir.' Bu da bize yeni bakanla birlikte Gürcü eğitim sisteminde millî değerlere dönüşün başlayacağının haberini veriyor adeta.
Söz konusu üç bakan görevlerine hemen başlayacaklar; zira bunlar için parlamento onayı gerekmiyor. Sebebi de anayasa uyarınca bakanlar kurulunda üçte bir sayıdan az değişiklikler için parlamento onayı şartı bulunmuyor.
Geçen ağustos ayında patlak veren, sadece 5 gün süren, Gürcistan'ın hezimeti ve Abhazya ile Güney Osetya'nın kaybı ile sonuçlanan gereksiz savaşın faturası yukarıda da söylediğimiz gibi yavaş yavaş birilerine kesilmeye başlanmış bulunuyor. Diğer yandan NATO da savaştan dolayı Gürcistan'a bir tür fatura kesiyor; zira geçenlerde yapılan NATO dışişleri toplantısında Gürcistan, NATO üyeliği konusunda yine istediğini elde edememiş bulunuyor.
Bu bapta NATO Bükreş Zirvesi'nde olduğu gibi bu defa da Gürcistan'a üyelik yolunu kesin olarak açacak takvime bağlı 'Üyelik Eylem Planı (MAP)'nı kabul etmemiş, bunun yerine müzakerelerin NATO-Gürcistan komisyonu çerçevesinde yürütülmeye devam ettirilmesine karar vermiş bulunuyor. Bu da şüphesiz Gürcistan'ın savaştaki performansı ve sonuçları ile ilgili bir karar; adeta başka bir faturanın kesilmesi de denebilir bu karara.
Kısacası, yanlış, gereksiz ve hesapsız bir savaşın faturasını ödemeye başlamış bulunuyor Gürcistan. Savunma ve dışişleri bakanlarının değiştirilmesi ve NATO'nun kararının başka bir açıklaması yok...
Kaynak: Zaman