Erdoğan da son gelişmelerden memnun olmayabilir

Türkiye’nin müdaheleci generalleri onyıllar boyunca çevrelerinde korku ve saygı uyandırmıştı. Fakat bugünlerde çok sayıda emekli ve muvazzaf subay ülkeyi 2002’den bu yana yöneten AKP hükümetini devirmeye çalıştıkları iddialarıyla gözaltına alınır ve tutuklanırken acıma, hatta küçümseme duygusu uyandırıyorlar.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ aslında Başbakan Tayyip Erdoğan’la uzlaşmaya eğilimli görünüyordu. Fakat son operasyonun boyutları bu konudaki umutları yerlebir edebilir. Kendi adına Erdoğan da muhtemelen son gelişmelerden memnun değil. Zira bazıları, güçlü İslami tarikatlarla bağlantıları bulanan fazlasıyla ateşli savcıların ve emniyet yetkililerinin, Erdoğan’ın uzlaşmacı eğilimlerinden rahatsız olduğunu dile getiriyor.

Bununla birlikte, Türkiye’de yeni bir darbenin meydana gelme olasılığı sıfıra yakın. Türkiye, generallerin iktidara el koyduğu 1980 yılına göre çok daha karmaşık bir durumda. Başbuğ’un da aralarında bulunduğu daha soğukkanlı kişiler, seçimle iktidara gelmiş bir hükümeti devirmenin ordunun halkın gözündeki itibarını yok edebileceğini biliyor.

Sivil anayasa ihtiyacı artıyor
Bu durum AKP’yle laik seçkinler arasındaki mücadelenin niçin mahkemelere kaydığını da izah edebilir. Bu kayışın son örneği, Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in yasadışı bir aşırı milliyetçi grupla bağlantılı olduğu iddiasıyla tutuklanmasıydı. Laik muhalefet Cihaner’in İslami cemaatleri soruşturduğu için tutuklandığını savunuyor. Cihaner’in tutuklanmasına yol açan savcının özel yetkilerini kaldıran Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) da bu düşünceyi paylaşıyor gibi görünüyor. Savcının yetkilerinin alınması AKP’den ‘yargı darbesi’ tepkilerinin gelmesine yol açtı.

Erdoğan HSYK’nın yetkilerini azaltmaya yönelik reformlardan söz ediyor. Ancak Anayasa Mahkemesi bu reformları iptal etmeye hazır olcaktır. 1980’deki askeri darbenin ardından dayatılan anayasanın yerine bir yenisinin hazırlanması gerektiğine dair tez giderek daha fazla güçleniyor. (25 Şubat 2010)

Kaynak: Radikal