Davutoğlu ne diyor?


Soru şu: Acaba Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Dışişleri Bakanlığı, Suriye sınırındaki mayın temizleme işinin yabancı bir firmaya bölgedeki tarım hakları karşılığı verilmesi tezini destekliyor mu, desteklemiyor mu?
Bu konuda Başbakan'ın konuyu tartışmaya açan sözlerini dinledik. Buradan, ihale muhakkak İsrailli firmaya verilmelidir, anlamını çıkartmamak gerekir.
Genelkurmay Başkanlığı'nın mayın temizleme işinin NATO organizasyonu NAMSA'ya yaptırılması yönündeki görüşünü de dinledik.
Ancak, Dışişleri Bakanlığı ve Bakan Ahmet Davutoğlu'nun görüşlerini bilemiyoruz.


Acaba hükümetin bir üyesi olan Davutoğlu da 'İsrailli bir firmaya mayınların temizlenme işinin verilebilmesi ve bölgenin o firma tarafından tarım alanı olarak kullanılabilmesi' tezini mi destekliyor, yoksa bu konuda hem Başbakan'dan hem de Genelkurmay'dan farklı bir görüşe mi sahip?
Konuyla doğrudan ilgisi olması gereken Dışişleri Bakanlığı'nın görüşü ne?
Türkiye Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası ile İlgili Ottowa Sözleşmesi'ne katılmasıyla ilgili yasayı 2003'te çıkarttığına ve bu yasa Bakanlar Kurulu'nda onaylandığına göre...
Ottowa Sözleşmesi Türkiye açısından 1 Mart 2004 tarihinde yürürlüğe girdiğine göre...
Ve bu sözleşmeye göre, yürürlük tarihinden itibaren Türkiye'nin 10 yıl içinde bu mayınları imha etme zorunluluğu bulunduğuna göre...
Dışişleri Bakanlığı'nın bunca yıl içinde muhakkak kapsamlı bir görüşü teşekkül etmiştir, diye düşünüyoruz.

Bu görüşün Dışişleri Bakanı'nın ağzından telaffuz edilmesi, iktidar ve muhalefet arasındaki ve hatta iktidar partisi içindeki keskin görüş farklılıklarının ve tartışma zemininin daha sakin ve daha Türkiye'nin lehine olabilecek bir 'devlet aklı' çerçevesi içinde yürümesine katkıda bulunabilir.
Türkiye bu işi niçin İsrailli bir firmaya yaptırmalıdır?
Veya Türkiye bu işi niçin NAMSA'ya yaptırmalıdır?
Veya bir üçüncü seçenek mümkün müdür?
Türkiye'nin 'Stratejik Derinlik'inin lehine olan hangisidir?
Konu sadece ticari veya sadece askeri bir konu olmadığı için, kamuoyunun Dışişleri Bakanlığı'nın görüşünü işitme ihtiyacı da giderilmeli...