Buyurun size kurumsallaşma...

Son 5-6 yıldır kurumsallaşma kavramını çoğu kez Erdoğan muarızlarının ağzından duyuyoruz. Bu kavram CHP başta olmak üzere muhalefet partileri tarafından sözüm ona Erdoğan'ın tek adamlığını eleştirmek için kullanılıyor. Kurumların zayıfladığı, onların stratejik aklının yerini Erdoğan'ın siyasi iradesinin aldığı vurgulanıyor.

Bu eleştiriler geçtiğimiz yıllarda sadece muhalefet partileri tarafından değil, "Erdoğansız AK Parti" projesine hizmet eden "endişeli AKP'liler" tarafından da dile getirildi. Onlara sorduğunuzda "Erdoğan'ın AK Parti'yi de, devleti de aşan bir siyasal gerçekliğe dönüştüğü"nü söylerler, bunun da "uzun vadede, Erdoğan'ın olmadığı bir siyasi denklemde sorunlar yaratacağı"nı iddia ederlerdi.

16 Nisan referandumu sonrasında "Erdoğan'sız AK Parti" projesi kelimenin tam anlamıyla çöktü. Artık Erdoğan karşıtı bir siyasi retorikle AK Parti içinde konum elde etme imkânı yok. Geçmişte de yoktu esasında ancak bazı parti elitleri bunun mümkün olabileceğine inanıyordu.

Gelgelelim muhalefet partileri hâlâ kurumların erozyonu eleştirisini yapmaya, bunun üzerinden Erdoğan karşıtlıklarını gerekçelendirmeye devam ediyorlar.

Esasında bu sözleri sarf edenlerin başlıca derdi Erdoğan'ın gücünü sınırlamak. Batı'daki Erdoğan karşıtı çevrelerin istediği neyse onlarınki de o.

Yazının devamını okumak için TIKLAYINIZ