Bayram Sabahı

Hüzünlü zamanların sevinç göstergesi; bayram…

Geriye Ramazan Ayını bırakmanın derin hüznünü yaşarken meydana gelen müessif olayların sevinci gölgeleyen bulutun dağılmasını bekliyoruz…

Kardeşliğin, dostluğun, paylaşmanın nirengi noktasını oluşturduğu bayramların hüzün yağmurlarına dönüşmesi hoş durmuyor…

Bende bayram ve hüzün iç içedir. İstanbul'a geldim geleli bayramlar bir hüzün zamanlarına dönüşüyor. Yalnızlığın kendini en iyi belirginleştirdiği vakitler bayrama tekabül ediyor.

Dördüncü yılın ilk bayramında Eyüp Sultan Camiinde ilk sabah namazının bayram namazı öncesine rast gelmesi işin cilvesi olsa gerek! Kuşlarla birlikte sübhan olan Allah'ı zikrin verdiği neşeyi anlatmak ise çok zor…

Kelimelerin kifayetsiz kalması bir tarafa tecrübe ile bilinen yaşamların söze ve yazıya dökülmesi tarihin oluşumundan beridir zor olmaktadır. İmge yoğunluğu ve teşbihle anlatım beraberinde anlama zorluğu oluşturduğu bilinir…

Bir taraftan kuş sesleri diğer taraftan ilahi vahyin söze dökülmüş ayetlerini birlikte dinlemek…

İnsanı bambaşka bir iklime taşımakta ve önüne müthiş ufuklar açmaktadır.

Kuşların sesi ile vahyin sesi birleşmekte ve bazen yer değiştirmekteydi. Bu hal ile kılınan sabah namazının tadı bir başka oluyor… Susuzluğun zirvesinde size uzatılan soğuk bir bardak su misali…

Arkasından bayram namazına Sultan Ahmet camiine gittik.

Toplu tekbirlerle camii bir ses cümbüşüne ev sahipliği yaparken kalabalığın verdiği hazzı tatmak ve bunu arkadaşlarla paylaşmak bir başka güzelliktir… Hoca efendinin yerinde ve kararında namaz öncesi vaaz ve nasihatleri çok hoştu. Sadece bayram namazı kılanlara çok kibarca dokundurması ise bir nasihatçinin nazikliğinin ölçüsü olma mesabesindeydi…

Ertesi gün bayram ziyaretlerinin ardından insanların mutluluğunu yüzlerinden okuma ayrı bir sevinç kaynağı oldu.

Genelde telefonlarla yapılan bayramlaşmaların bir zorunluluktan kaynaklandığını bildiğim halde yine de yüz yüze yapılan bayram ziyaretlerinin yerini hiçbir şeyin doldurmayacağını belirtmekten kendimi alamıyorum…

Bu bayramı bambaşka kılan ve çok hoş anıların oluşturduğu bir tarih oluşumuna yaptığı katkı ile Abdulkadir Çelik Bey ve Bahadır Beylere teşekkür borçluyum… Özellikle bu planlamanın mimarı olan Abdulkadir beye şükranlarımı okuyucularım önünde tekrarlamaktan ayrı bir haz duyuyorum…

Okuyucularımın mübarek Ramazan Bayramını en içten dileklerimle kutlar bu güzel ve sevinçli günlerin ve hayrın tüm ümmetin dirilişine vesile olması dileğimi ve arzumu ifşa etmekten ayrı bir mutluluk duyuyorum…

Rabbim hepimizin ramazan orucunu kabul etsin ve ümmetin sıhhat ve selameti için vesile kılsın… Âmin…