'Barzanistan' tehlikesi giderek büyüyor

Irak'ın Kürdistan bölgesi 25 Temmuz'da 2005'ten bu yana ilk büyük seçimini düzenlemeye hazırlanıyor. Seçim ABD çıkarları açısından hayati önemde, çünkü Kürdistan'ın gerçek demokrasiye bir ilk adım mı atacağını, yoksa başkanlık diktatörlüğüne doğru yol alan yeni bir çalınmış seçim mi olacağını belirleyecek. Demokrasi ve istikrar Irak'ın kalanında ilerliyor.

Ocaktaki yerel seçimler adil bir yarışa sahne oldu ve adayları seçmen gözünde muteber kılan kurallar minvalinde yapıldı. Dini siyasi bloklar bölünüyor. Parlamento petrol konusunda sıkı pazarlık halinde, çünkü rakip partiler ve insanlar kaynaklarla fonların tehlike altında olduğunu biliyor.

Kamuoyu baskısı bakanlık-lardaki yolsuzlukların üzerine gidilmesini sağladı ve sahtekârlar hapsi boyluyor. Çok ağır bir mesai bu - fakat demokrasi budur ve bir bütün olarak Irak'ta demokrasi, bölgede istikrarın kilit taşı niteliğinde.

'Demokrasi modeli' efsane
Kürdistan'da işler o kadar iyi görünmüyor; sahtekârlar hapsi boylarsa hükümeti yürüte-cek kimse kalmayacak ve kamuoyunun petrol anlaşmaları veya hükümetin kara kutusunda yürüyüp giden diğer işler hakkında fikri yok. Kürdistan Batı'da bir demokrasi ve iyi yönetim örneği olarak takdir ediliyordu, fakat bu bir efsane. Bahse girerim ki, ABD Dışişleri Süleymaniye'nin orasına burasına serpiştirilmiş çok katlı bina inşaatlarının kalkınma işaretleri olduğuna inanıyor. Halbuki öyle değiller. Bunlar, kamu fonlarını iktidar partisi üyelerinin ceplerine akıtmak için kullanılan ve asla bitirilmeyecek olan devasa beton yığınları. Kürdistan'daki demokrasi eksikliği, acı bir iç savaşın 1998'de bitmesinden beri bölgeyi yöneten iki yozlaş-mış partinin çarpışmasından kaynaklanıyor: Kuzeyde Kürdistan Demokrat Partisi (KDP), güneyde Kürdistan Yurtsever Birliği (KYB). Partiler Sovyet modeline göre örgütlenmiş durumda, ikisi de tepeden emir veren güçlü birer politbüroya sahip. Mesud Barzani'nin liderliğindeki KDP daha katı, muhafazakâr ve kayırmacı. Celal Talabani'nin partisi KYB'nin kökeniyse ilerici bir koalisyona dayanıyor ve bunun sonucunda bugün hâlâ KDP'ye nazaran daha gevşek bir siyasi yapıya sahip.

Partiler, geniş ve zorlayıcı himaye ağları üzerinden kontrol sağlıyor. İki politbüro Kürdistan'daki neredeyse bütün aileleri himayesi altında tutarak (zira dört Kürt'ten yaklaşık biri hükümet tarafından istihdam ediliyor), hükümetin, ekonominin, sivil toplum kuruluşlarının çehresini belirliyor.
Kürt Bölgesel Yönetimi için yapılan 2005 seçiminde iki parti birleşti ve bazı daha küçük partilerle birlikte tek bir seçim listesi çıkardı. Amaç muhalefeti boğmak ve seçim öncesinde siyasi ganimetleri paylaşmaktı; seçimde de sonucu garanti etmek için ortak ağırlıklarını kullanmaktan çekinmediler. Ciddi bir muhalefetin yokluğuna rağmen, yaygın seçim usulsüzlüklerine dair haberler vardı. O seçimden bu yana, KYB'nin içinde ciddi bir muhalefet gelişti. Muhalefetin başını KYB'nin birinci genel sekreter yardımcısı ve kurucularından Noşirvan Mustafa ve gerçek demokrasiyi arzulayan, her iki partinin muazzam yolsuzluklarından gına getiren cesur ve dürüst eski politbüro üyeleri çekiyor. Bu yıl martta 'Değişim' adlı rakip bir KYB seçim listesi oluşturdular.

'Değişim' klasik Batı liberalizmine ve Amerikan Anayasası'na hayranlık duyuyor; mali şeffaflığı, profesyonel kamu hizmetini, seçim yasası reformunu ve kamu sektörünün daraltılmasını savunuyor. 'Hukukun üstünlüğünün desteklenmesini ve yargının bağımsızlığını sağlamlaştırırken, yasama, yürütme ve yargının ayrılması ilkesinin güçlendirilmesini' öneriyor. Bugünün Kürdistan'ında, bu iyiye doğru bir anayasal devrim demektir.

Muhalefet gülünesi düzeylere ulaşan yolsuzluğa cesaretle karşı çıkıyor: Bir 'Değişim' lideri Kürt Yönetimi'nin her iki partiye 'masraflar' için ayda 35'er milyon dolar verdiğini açıklayınca, Maliye Bakanı ağzından tükürükler saçarak 'partilere verilen paranın tam miktarını tartışmaya izni olmadığını' söyleyebildi sadece.

'Değişim' yanlıları işten atıldı
Fakat en önemlisi, 'Değişim' seçim programında 'federal hükümetin otoritesine saygı duyduğunu', Bağdat'la iyi ilişkiler yürütmeyi ve Kerkük meselesinin federal anayasa uyarınca çözülmesini istediğini belirtip güçlü bölgesel hükümet arzu etse de, kavgacı milliyetçilik ve iktidardaki partiler, özellikle de KDP tarafından güdülen 'tek başına iş görme' politikasına prim vermeyeceğini ifade ediyor. 'Değişim' daha liberal olan güneyde popüler, fakat daha geleneksel olan kuzeyde de sürpriz yapmayı bekliyor. İktidardaki partilerin seçim için yine bir araya gelmesinin nedeni de bu. Bu kadar çok imtiyazın tehlikede olduğu bir ortamda 'Değişim', birleşik 'Calud' partisinin yine hileye başvurmasından korkuyor.

'Değişim' güneyde çoktandır KYB'nin himaye aygıtının geniş çaplı zorlayıcı gücüyle boğuşuyor. Birçoğu polis, güvenlik görevlisi ve alt düzey yetkili olan yüzlerce insan, 'Değişim' safında yer aldığı için işin-den atıldı. İki parti kitle medyasını kontrol- leri altında tutuyor ve ABD tarafından belirlenmiş çizgiden ayrılmaya cüret gösteren bağımsız bir radyonun çalışanlarını maaşlarını kesmekle tehdit ediyor.

Sekiz yıl daha başkanlık istiyor
Partiler ayrıca milisleri, polisi ve gizli servisi de kontrol ediyor. Belki de en önem-lisi, 'Değişim' Irak Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'na sırtını dayayamıyor. Genel müdürü bir Barzani taraftarı olan komisyo-nun bugüne kadar Kürdistan'daki sicili şundan ibaret: Kuşkulu 2005 seçimini için birleşik partilere sayısız ihlalden dolayı 2 bin 500 dolar gibi komik bir para cezası kesmek. O ceza da daha yeni tahsil edilebildi zaten.

Çalınmış bir seçim fazlasıyla kötü, fakat daha kötüsü de var: Barzani bir başkanlık darbesiyle Kürdistan'daki ilk demokrasi tomurcuklarını çiçek açmadan budamaya hazırlanıyor. Kürt Ulusal Meclisi'nin 1 Haziran'daki yasama yılının son oturumunda Barzani görüşmelerin uzaması için baskı yaptı. Ardından Kürt Anayasası'nda keskin bir revizyon yapılması fikrini ortaya atıverdi. Bu değişiklik aciz bir parlamentoyla geniş ve denetlenemez yetkilere sahip bir makam öngören bir başkanlık sistemi yaratıyor.
Yeni anayasa Barzani'nin olası görev dönemini de sekiz yıl daha uzatıyor.

Kürtler özgürlüklerini kaptıracak
Barzani alalacele bir anayasa referandumu düzenleyebilmek için elinden geleni yapıyor: kamuoyu tartışmasının süresini daraltmak, sandıktan çıkma ihtimalini artıracak. Bu gerçekleşir ve muz cumhuriyeti anayasası 'sandıktan çıkarsa', Kürtler özgürlüklerini Barzani'ye kaptıracak. Barzanistan Irak'ın kalanı için de iyi olmaz. Ateşli başkan Bağdat'la gerilimi kızıştırıyor ve Kerkük, ihtilaflı bölgeler ve Kürt bağımsızlığının derecesi gibi çetrefilli (ve Irak'ın bütünlüğüne halel getirecek) meseleleri çözmek için gereken hassas müzakerelerde devletin dümenini tek başına tutacak.

Bütünlüğünü koruyan, demokratik bir Irak'taki çıkarımız Kürt muhalefetinin felaketi önlemek yönünde adil fırsata sahip olmasını garanti edecek bir çaba gerektiriyor. (Michigan Devlet Üniversitesi'nde Siyaset Bilimi Profesörü, Süleymaniye'deki Amerikan Üniversitesi'ndeki danışman görevi yeni sona erdi, 22 Temmuz 2009)

Kaynak: Radikal