Araplar filodan ders almalı

Özgürlük filosundaki her insan teröristtir ve masum İsrail askerlerini boğazlamak için donatılmıştır. Her ilaç, buğday veya pirinç tanesi misket bombalarının parçalarıdır. Yine her çadır veya çimento torbası, İsrail’i yok etmeyi ve halkını ablukanın kırılması adına kurban olarak sunmayı isteyen ülkelerden ve örgütlerden gelen mayınlardır! Her İsrailli’nin bilincinde derinleşen bu tablo, onları kendi genlerini ve inançlarını taşımayan herkese karşı kışkırtıyor.

Görünen o ki, filonun taşıdığı ‘özgürlük’ sözcüğü İsrail’i rahatsız etti ve Türk gemisine komandolar indirildi. Öldürdüler, esir aldılar. Ardından savaşçılarının gemiyi bastıklarında doğrudan müdahaleye maruz kalmasını gerekçe gösterdiler. Fakat İsrail, Dökme Kurşun Operasyonu veya dost ülkelerin sahte pasaportlarıyla yapıldığı anlaşılan Mabhuh suikastı gibi uluslararası çatışmalara girdiğinde dünyadan etkili olmayan tepkiler geldiğini öğrendi.

İsrail özgürlük filosuna yönelik saldırısında da aynı şekilde düşündü, ancak bu kez daha güçlü ve önemli bir tepki alacak. Özellikle de Filistinlilerle dayanışma içine girenlerin farklı milletlerden ve sadece insani bir tutum sergilemiş olduğu düşünülürse... En azından, İsrail’i destekleyen hükümetler ve unsurlar bu ülkenin gerçek yüzünü gördü. Fakat bu durum, Arapların ve Müslümanların gösteriler yaparak ve uluslararası örgütlere mesajlar göndererek kullanabileceği bir fırsat.

Avrupalılar, Amerikalılar ve diğer halklar Irak işgali ve Gazze saldırısı sırasında gösteri yaparken, Araplar sadece seyirci kaldı. Bu çok üzücü bir durum. Cezayir’in mücadelesi ve Mısır’a yönelik üçlü saldırı sırasında görülen dayanışma bundan bin kat iyiydi. Filistin sorunu Arap vicdanında yer etmişti. Havaalanları, limanlar ve bütün geçitler saldırgan ülkelere kapalıydı.

Bu bölgenin siyasi hesaplarının bir rolü vardı.  Özgürlük filosunun bizi bu atmosfere götürmesi öngörülüyor. Medyanın, sokakların ve diğer örgütlerin güçleri seferber edilmeli. Avrupa ülkelerinden gelecek soğuk tepkileri, insani tutumlar, BM Güvenlik Konseyi ve bize yanılgılar veren diğer toplantılar beklenmemelidir. Zira tepki ancak ümmetten geldiği bir silaha dönüşür. İsrail Türkiye’yi kaybetti. Fırsatı barış sevdalısı dünyaya ulaşan protestolara dönüştürebilirsek bu durum faydalı olacak. (Suudi Arabistan gazetesi Riyad, başyazı, 1 Haziran 2010)

Kaynak: Radikal