Afgan halkının sabrı tükenmek üzere

Taliban'ın devrilmesinin üzerinden altı yıl geçmesine rağmen Karzai hükümetinin başarı elde edemediği Afganistan'da, ABD ve NATO harekâtlarının yol açtığı sivil ölümler ve keyfi ev aramaları halkın sabrını taşırıyor. Askeri güçler acil önlem almazsa savaş kaybedilecek

Irak savaşı üzerine müthiş çekişmeler yaşanıyor, peki ABD ve uluslararası toplumda güçlü destek verilen Afganistan'daki savaşa ne demeli? Afganistan'da kaybetme riskimiz var mı? Cevabı evet.

ABD liderliğindeki askeri güçlerin Taliban'ı ve Kaide destek ağını iktidardan indirmesinin üzerinden altı yıldan uzun bir süre geçmişken, Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai'nin yönetimine desteği ve güveni ciddi bir biçimde baltalayan büyük tehditler var. Bunları şöyle sıralayabiliriz: Taliban'ın ayaklanması ve başkent Kâbil de dahil tüm ülkede gitgide artan güvensizlik hissi, yolsuzluğun artması, polis ve yargının güçsüzlüğü, sosyal hizmetlerin verilememesi, yeniden yapılanmadaki gecikmeler, yüksek orandaki işsizlik, uyuşturucu ticaretindeki patlama ve haddinden fazla savaş ağasının ortaya çıkması.

Şimdi de yeni bir sorun bu listede birinci sıraya yükseliyor: Ölen sivillerin sayısındaki artış. Geçen sene 1000'den fazla Afgan öldü. Dörtte üçü Taliban'ın kasten sivilleri hedef alan saldırılarında can verdi. Ama 230 kadar masum Afgan da, ABD ve NATO kuvvetlerinin hava saldırıları ve kara operasyonlarında hayatını kaybetti.

Bu sene bu rakamlar da artışta. Marttan beri 135 sivil öldü Marttan beri genellikle ABD'nin komutasındaki Batılı askerlerin, Afgan sivillerin ölümüyle suçlandığı en az altı olay yaşandı. 135'ten fazla ölü, çok daha fazla sayıda yaralı olduğu bildirildi. Kızılhaç'a göre ABD kuvvetlerinin Batı Afganistan'da geçen ay yaptığı bombardımanlarda 170 kadar ev ya yıkıldı ya da ağır hasar gördü ve dört köyde neredeyse 2 bin kişi evsiz kaldı.

Sivil ölümlerin artması Afganları ülkelerindeki 45 bin kişilik ABD ve NATO güçlerine karşı çıkmaya sevk ediyor, gösterileri kışkırtıyor, meclisin üst kamarasında bu güçlerin geri çekilme tarihi vermesi talep ediliyor. Bu olaylar ayrıca Taliban'ın propagandasını da kışkırtarak aralarına yeni üyelerin katılmasına yol açıyor.

Karzai ABD ve NATO komutanlarına Afgan halkının sabrının taşmak üzere olduğunu söyledi. Sivil ölümlerinin ve insanların evlerinin saldırgan, keyfi bir biçimde aranmasının artık kabul edilemez bir seviyeye geldiğini, 'Afgan halkının buna artık tahammül edemediğini' söyledi.

Bu sorunla başa çıkmak için birçok çözüm mevcut. Öncelikle ABD ve NATO 'sıfır masum sivil ölümü' hedefini benimsemeli ki, bunu zaten geçen sene emekli General Barry McCaffrey de, Afganistan ziyareti sonrası söylemişti. Bu hedefe ulaşabilmek için askeri taktikler, McCaffrey'nin deyişiyle 'Taliban'ın halkın arasına karışarak yıkımdan kaçması' durumunda bile, ölümleri engelleyecek biçimde değiştirilmeli.

İkincisi, Afganistan'ın eski NATO güçleri komutanı Britanyalı General David Richards'ın dediği gibi, operasyonlara bir 'Afgan yüzünün de katılması' için daha fazla çaba harcanmalı. Bu, askeri operasyonlarda Afgan Savunma Bakanlığı ve Afgan Ulusal Ordusu'yla daha yakın işbirliği demek. Afganistan askerleri, Karzai'nin uzun süredir istediği gibi, ABD ve NATO operasyonlarına dahil edilerek tampon gibi kullanılmalı. Yerel makamlarla daha yakın işbirliği ve Afgan hassasiyetlerine daha fazla saygı da şart. Evlerin aranması ve bu evlerde yaşayanların tutuklanmasına ilişkin ABD ve NATO politikaları da yeniden bir düşünülmeli.

Üçüncüsü, ABD Afganistan'la bir 'Kuvvetler Durumu Anlaşması' yapmalı. Böyle bir anlaşmayla üslerin yerleri, tesislere erişim, askeri güçlerle siviller arasındaki ilişkiler gibi, yabancı bir askeri gücün ülkede operasyon yapmasının yasal şartları açıklığa kavuşturulur.

ABD'nin askeri operasyonları neredeyse altı yıldır sürüyor, Afgan yönetimiyle resmi, bağlayıcı bir anlaşmaya ihtiyaç var. Böyle bir anlaşma, Afgan halkına ABD askerlerinin orada 'işgalci' kimliğiyle bulunmadığını, kendi davetleri üzerine geldiğimizi vurgulayıcı bir siyasi mesaj vermek için de gerekli; bazı Afganlar bizi işgalci olarak görmeye başladı.

Tazminat fonu gerek

Son olarak NATO, Afganistan'daki askeri operasyonları sonucunda ortaya çıkan sivil ölümleri, yaralanmalar ve maddi hasarlar için bir tazminat fonu oluşturmalı. 2002'den beri ABD, kendi operasyonlarından zarar gören Afgan sivillere yardım için 12 milyon dolardan fazla para ayırdı. Fonlar tıbbi yardımlar, rehabilitasyon ve yeniden yapılanma amaçlı kullanılıyor. Ancak bir bütün olarak NATO'nun bu tür bir programı yok.

8 Mayıs'ta bir ABD tugay komutanı, bir intihar bombacısının tuzağa düşürdüğü ABD askerleri tarafından öldürülen 19 sivil Afgan'ın ailelerinden resmen özür diledi: "Amerikalıların masum Afganları öldürmesi ve yaralaması nedeniyle büyük utanç içindeyim ve son derece üzgünüm."

Fakat önümüzdeki haftalarda ABD ve NATO güçlerinin askeri harekâtlarında, böyle içten sözlerle özür dilemek de yetmeyecek. Ölen sivil sayısı arttıkça Afganların kalp ve zihinleri kaybediliyor ve savaşı kaybetme ihtimali de artıyor