Abant pratiği: Yeni Anayasa

Abant Platformu bu sefer "Yeni Anayasa"yı masaya yatırdı. Başta Yeni Anayasa'nın ilk adımı olan Ergun Özbudun'un riyasetinde hazırlanan taslağın mimarları olmak üzere, hukukçular, aralarında Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat olmak üzere siyasetçiler ve aydınlar yeni anayasanın içeriğini ve izlenen yöntemi iki gün boyunca müzakere ettiler.
Usûl asıldan önce geliyor. Dünyanın en mükemmel ve ideal anayasasına bugün sahip olsak, bize hiçbir katkı sağlamayacak. Çünkü sahip olacağımız anayasanın içeriğinden önce nasıl yapıldığı önemli. Anayasa bir toplum sözleşmesi. Herkes bu sözleşmenin tarafı. Şayet bu sözleşme, taraf olan herkesin katılımı ile belirlenir ise, herkesin rızasına ve katkısına haiz bir anayasaya sahip olacağız. Anayasanın yapım süreci, kendiliğinden anayasal bilincin yükselmesine yol açacak. Anayasal bilincin yükselmesi, sorumluluk sahibi ve çevresine müdahil vatandaş profilinin güç kazanması demek. Kendi yaptığı anayasaya sahip çıkmak ve uymak, anayasanın vatandaşlar üzerindeki itibarına mesnet teşkil edecek. Bütün bunların olabilmesi için yeni anayasanın yaygın bir müzakere sürecine konu edilmesi gerekiyor.

Abant Platformu da bu müzakere sürecinde üzerine düşen sorumluluğu hakkıyla yerine getirdi. İdeal bir anayasaya ulaşmanın dikenli, taşlı yollarında en çok ihtiyacımız olan şey eleştiri. Abant Platformu'nun eleştiri süzgecinden geçmiş bir anayasanın çok fazla eksiğinin olmayacağı anlaşılıyor.

Elbette daha alınacak uzun bir mesafe bulunuyor. Bu aşamada, anayasanın somut maddelerinin formülasyonundan ziyade, siyasal hukuku düzenleyecek bu metnin dayanacağı ilkelerin temel tercihler olarak ortaya çıkması gerekiyor. Bu açıdan en esaslı tartışma siyasal toplumun kendisi kadar eski bir tartışma. Anayasa bireyi mi yoksa toplumu mu tercih edecek? Türkiye grup hakları üzerinde yükselen radikal demokrasiyi enine boyuna tartışmamıştı. Bazı şeyleri tüketebilmek, bir derde deva olmayacağını görmek için tartışarak tüketmek gerekiyor. Anayasa yapım sürecinin ne kadar verimli tartışmaları tetikleyeceğine dair bu konu iyi bir örnek. Örnek sadece çok kültürlülük ve cemaat hakları ile sınırlı değil, Kürt Sorunu içinde bugün "komünal haklar" adıyla talep edilen şeyin kendisi de Anayasa'nın birey veya grup arasında yapacağı bir tercihe dayanıyor. Eğer toplumu, dolayısıyla grubu tercih ediyorsanız bireysel özgürlüklerin tamamını cemaatler içinde yaşatabilmeniz gerekiyor. Hem komünal hakları talep edip hem de bireysel özgürlükleri yaşatmaya çalışmak, fiilen "mahalle baskısı" içinde bireye bir yer aramayı gerektiriyor. Çok kültürlülüğü, grup veya topluluk haklarını, cemaat haklarını, komünal hakları, radikal demokrasiyi ve müzakereci demokrasiyi bu kavramların kesişme alanlarına bakarak bir eleştiri süzgecinden geçirmemiz lazım.

Anayasa hukuku ciddi bir uzmanlık alanı. Türkiye'nin çok iyi anayasa uzmanları var. Anayasa uzmanlığı, diğer uzmanlık alanlarından bir hayli farklı. Çünkü siyasetin zengin dünyasını hukuka bağlamak, yani siyasal hukuku somut hukuk normlarına ve tercihlere dönüştürmek bir uzmanlığın ötesinde bilgi ve birikim gerektiriyor. Türkiye Yeni Anayasa'yı tartışıyor. Tartışmayı tıpkı Abant Platformu'nda görüldüğü üzere son derece olgun ve üretken bir şekilde sürdürüyor. Ama öbür taraftan gündelik politika içinde ciddi anayasal sorunların içinden geçiyor. Türkiye'nin neredeyse her siyasi gündemi aynı zamanda bir anayasal sorun olarak karşımıza çıkıyor. Laiklik üst başlığı altında vereceğimiz, başta başörtüsü yasağı olmak üzere bütün sorunlar, gerçekte bir anayasa sorunu. Siyaset üzerinde farklı gündemlerle karşımıza çıkan askerî vesayet sorunu, doğrudan anayasal düzeyde çözüme kavuşturulması gereken bir sorun. MHP'nin, dokunulmazlıkların sınırlandırılması önerisi de ülkemizde var olan anayasal bilince dair bir işaret değil mi?

Yalıtılmış kaplar gibi iki ayrı dünyada vücut bulan anayasa yapımı ve anayasal sorunların birlikte ele alınması, belki tecrübî metodu kullanarak mevcut sorunlardan hareketle anayasanın içeriğinin belirlenmesi gerekiyor.

Bu yılki son Abant Platformu toplantısında kendini gösteren Abant Ruhu, farklılıkları bir arada yaşatma yeteneği ile bu yapım sürecinde mutlaka egemen olması gereken bir inceliği temsil ettiğini kayıtlara geçirmiş oldu.